"gelmiyorlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • لن يأتوا
        
    • لا يأتون
        
    • لم يأتوا
        
    • لن يأتون
        
    • لن يرجعوا
        
    • يأتوا أبداً
        
    • يزعجنى أحد
        
    • لا يأتي
        
    • إنهم ليسوا قادمين
        
    Çünkü dağıtımcılar iş kurmak için buraya Gelmiyorlar, çünkü bunu yapmak gerçekten mantıksız. TED لأن الموزعين لن يأتوا الى هنا لبدء أعمالهم ، لأنه لا معنى له أيضًا.
    - Gelmiyorlar, Celia. - Ne demek Gelmiyorlar? Open Subtitles انهم لن يأتوا , سيليا ماذا تعنين بأنهم لن يأتوا ؟
    Onlar burayı iskan etmeye Gelmiyorlar, ama ellerinden geldiğince sömürmeye geliyorlar. Open Subtitles لا يأتون إلى هنا ليبنوا بل ليدمروا ليأثروا بما يستطيعون لأنفسهم
    Tanrı biliyor ya, buraya her zaman yemekleri için Gelmiyorlar. Open Subtitles الرب يعلم أنهم لا يأتون إلى هنا من اجل الطعام في كل وقت
    Gayet iyi uyuyorum. Son zamanlarda öyle pek Gelmiyorlar. Open Subtitles لا ، أنا أنام بخير كما أنهم لم يأتوا مؤخراً
    Bizimle Gelmiyorlar. Open Subtitles إنهم لن يأتون معنا
    Tamam. Gelip bizi almayacaklar. Bizi almaya Gelmiyorlar. Open Subtitles إنهم لن يرجعوا ليأخذونا لن يرجعوا ليأخذونا
    Onlar Gelmiyorlar. Valentina'ya mesaj atmadım. Open Subtitles لن يأتوا أبداً لم أبعث الرسالة لــ"فالانتينا"
    Sanırım Gelmiyorlar. Gerçekten çok üzgünüm çocuklar. Open Subtitles واعتقد انهم لن يأتوا أنا آسف حقا , أيها الشباب.
    Jackson City... Arkana bakmayı kes, Gelmiyorlar. Open Subtitles توقف عن النظر الى الخلف , لن يأتوا الينا
    - Artık buraya Gelmiyorlar biliyorsun. Open Subtitles لقد إتصلنا بوحدة الدفاع المدني. أنتِ تعلمين أنهم لن يأتوا مجدداً.
    Ama bu gezegene Gelmiyorlar, değil mi? Open Subtitles ولكنهم لن يأتوا إلى هذا الكوكب صحيح؟
    Evet, ama dükkana saat 5 ile 7 arası kimse gelmiyor. Hatta bazen 10 ile 5 arası da Gelmiyorlar. Open Subtitles نعم، لكنّ الناس لا يأتون إلى متجري ما بين الـ 5 و الـ 7، و أحياناً ما بين الـ 10 و الـ 5.
    Onlar ellerinde kanla eve Gelmiyorlar sadece. Open Subtitles فقط هم لا يأتون إلى منازلهم وأيديهم ملطخة بالدماء
    Karım öldüğünden beri, her yıl Gelmiyorlar. Open Subtitles منـذ أن توفيت زوجتـي ، لا يأتون كـل عـام
    Neyse ki değil de Gelmiyorlar. Open Subtitles فالحمد لله أنه ليس سهلاً، وأنهم لا يأتون.
    Neden benim dolabıma da Gelmiyorlar? Open Subtitles لماذا لم يأتوا خلال خزانتى أنا ؟
    Gelmiyorlar. Open Subtitles لن يأتون
    Hayır, Gelmiyorlar. Open Subtitles لا، لن يرجعوا.
    Eve Gelmiyorlar. Open Subtitles لا يأتوا أبداً الى البيت
    O günden beri Gelmiyorlar. Open Subtitles لم يزعجنى أحد منذ ذلك الحين
    Görüşmeye onun için Gelmiyorlar bunun için. Open Subtitles أرأيت، إنه لا يأتي لمقابلتهم إنه يأتي لأجل هذه
    Hayır, sadece bizim için Gelmiyorlar. Open Subtitles لا، إنهم ليسوا قادمين لأجلنا وحسب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more