| Tıpkı bu lamba gibi, göründüğünün fazlası olan genç bir adamın. | Open Subtitles | شاب صغير أحب هذا المصباح أصبح أكثر مما يبدو عليه |
| Tatlı genç bir adamın duygularını incittiğinizin farkına vardığınızda çok üzüleceksiniz. | Open Subtitles | ستندمون حين تدركون كيف جرحتم مشاعر شاب صغير لطيف. |
| Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı. | Open Subtitles | في أرض الخرافة وزمن السحر مصير مملكة عظيمة أعتمدت على اكتاف شاب صغير |
| İlk aşkım pancar yetiştiriciliği ama bu genç bir adamın eğlencesi. | Open Subtitles | أول حبّ لي هو زراعة البنجر، لكنّها لعبة رجل صغير |
| Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda, büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı. | Open Subtitles | في أرض الخُرافة، وعصر السحر، مصير مملكةٍ عظيمة، يقع على عاتق شابٍّ صغير. |
| genç bir adamın yeteneklerinin sınırlarını zorlayarak insanları etkilemeye çalışması. | Open Subtitles | شاب يحاول الإثارة الإعجاب أكثر من قدراته. |
| Kalbi olduğunu söyledi Çok daha genç bir adamın. | Open Subtitles | قال أن لديه قلب رجل أصغر بكثير. |
| Soluk benizli genç bir adamın başını geriye yasladığı bir resmi. | Open Subtitles | لوحة بها رجل شاب شاحب ورأسه إلى الخلف. |
| Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı. | Open Subtitles | في أرض الخرافة وزمن السحر مصير مملكة عظيمة أعتمدت على اكتاف شاب صغير |
| Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı. | Open Subtitles | في أرض الخرافة وزمن السحر مصير مملكة عظيمة أعتمدت على اكتاف شاب صغير |
| Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı. | Open Subtitles | في أرض الخرافة وزمن السحر مصير مملكة عظيمة أعتمدت على اكتاف شاب صغير |
| Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda, büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı. | Open Subtitles | في أرض الخرافة وزمن السحر مصير مملكة عظيمة أعتمدت على اكتاف شاب صغير |
| Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı. | Open Subtitles | في أرض الأسطورة وزمن السحر مصير مملكة معلّق بين يدي شاب صغير |
| genç bir adamın takımını böyle taşıması beni tam buradan yakaladı. | Open Subtitles | أن يقوم شاب صغير بدعم فريقه هكذا هذا يؤثر في هنا تماما |
| Babası, genç bir adamın tecavüz fantazisi gibi göründüğünü söylerdi. | Open Subtitles | والدها قال إنّها تبدو إغتصاب رجل صغير بالخيال. لم يدعها ترتديه. |
| En baştan beri amacın tıbbi deneylerin oylamasını geciktirmekti, çünkü oylama sonucunun olumlu olacağını biliyordun ve ben de genç bir adamın hayatını kurtaracak bu sonuçtan kendime pay çıkaracaktım, öyle mi? | Open Subtitles | تريد تأخير التصويت على الأبحاث السريرية لأنك تعلم أنها ستفوز وسأحصل على فضل إنقاذ رجل صغير |
| Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı. | Open Subtitles | في أرض الخُرافة، وعصر السحر، مصير مملكةٍ عظيمة، يقع على عاتق شابٍّ صغير. |
| Efsanenin ve büyünün var olduğu topraklarda, büyük bir krallığın kaderi genç bir adamın omuzlarındaydı. | Open Subtitles | في أرض الخُرافة، وعصر السحر. مصير مملكةٍ عظيمة، يقع على عاتق شابٍّ صغير. |
| genç bir adamın, baskıcı babasından kurtulması ve eşinin ölümünün üstesinden gelmesi hakkında. | Open Subtitles | تدور الأحداث حول شاب يحاول يحاول الإبتعاد عن سيطرة والده في حين يتعامل ببطء مع وفاة زوجته |
| Belki dünyayı korumak genç bir adamın oyunudur. | Open Subtitles | يوفّره لربّما a لعبة رجل أصغر. |
| Boş verin onu Müdür Siebert. Sizin gibi genç bir adamın, tamamen sağlıklı bir prostatı olduğuna eminim. | Open Subtitles | تجاهله سيادة الرئيس "سيبرت" أنا واثق أن رجل شاب مثلك لدية ... |