Bu da, 27 metre genişliğinde bir kaya; yani Tunguska üzerinde patlayan ve 50 bin yıl önce Arizona'yı vuranla aynı boyutta. | TED | هذه صخرة كانت بعرض ٣٠ ياردة، تقريباً بحجم الأجرام التي إنفجرت فوق تنغسكا وضربت أريزونا قبل ٥٠ ألف عام. |
Bu o zaman için sıfır-bant genişliğinde bir telekonferans sistemiydi. | TED | لقد كان نظام مؤتمرات عن بعد بعرض نطاق صفر في ذلك الوقت. |
Yarım mil derinliğinde ve yaklaşık 4 mil genişliğinde bir kalderası olan devasa bir volkandır. | Open Subtitles | هذا البركان الضخم الوحيد مع حفرة بعمق نصف ميل وتقريبا بعرض 4 أميال |
Kolunuzu uzattığınızda, baş parmağınız genişliğinde bir alan. | Open Subtitles | مساحة بعرض إبهامك وعند التثبيت, بطول الذراع |
Yani, 9.6 km genişliğinde bir kaya oldukça büyüktür. | TED | إن صخرة بعرض ستة أميال ضخمة جداً. |
Bunun için gidiyor 3 mil genişliğinde bir çekirdeğiyle bir kuyruklu yıldız için. | Open Subtitles | ...إنه يتوجّه صوب هذا مذنّبٌ بنواةٍ بعرض ثلاثة أميال |
Şimdi, eğer bir lazer işaretçisini saniyenin trilyonda biri süresince açıp kapatırsam, ki bu birkaç femtosaniye eder -- Hemen hemen bir milimetre genişliğinde bir foton paketi yaratmış olacağım. | TED | الآن إذا أخذت مؤشر ليزر، وقمت بتشغيله وإيقاف تشغيله في جزء من التريليون من الثانية -- وهي فيمتوثوان معدودة -- سأقوم بإنشاء حزمة من الفوتونات بالكاد بعرض ملليمتر واحد |
Bu Alvin içinde sadece bir pilot ve iki gözlemciye yetecek kadar yer olan iki metre genişliğinde bir küre. | Open Subtitles | (هذه هي (الفن بعرض مترين, وبمساحة تكفي لقائدها ومراقبين اثنين فقط |
Yaklaşık 72 saniye genişliğinde bir titreşimdi. | Open Subtitles | كانت نبضة... بعرض حوالي 72 ثانية, |
Beş metre genişliğinde bir alan. | Open Subtitles | فراغ بعرض خمسة أمتار |
(Kahkaha) Bu, 321 km genişliğinde bir krater değil tabii ama yine de hemen orada duran kaya parçasını görebilirsiniz. Arabaya çarpıp bu zararı veren, bir futbol topu büyüklüğündeki bir kaya. | TED | (ضحك) هذه ليست فوهة بعرض ٢٠٠ ميل، لكن يمكنكم أن تروا الصخرة مستلقية هنا، في حجم كرة قدم، وقد ضربت السيارة وسببت هذا التلف. |