- Ama, olay gecesi Gerçeği söyledim ve soruşturma sırasında da Gerçeği söyledim | Open Subtitles | لكنني قلت الحقيقة لما حدث وقلت الحقيقة في الاستجواب |
Şimdi tüm öfkeni bana kusacaksın... çünkü beni haksız yargılayıp... köpürmenden sonra sana Gerçeği söyledim? | Open Subtitles | هل ستغضبي لأني قلت الحقيقة بعد أن ألقيتي علي بإتهاماتكِ الظالمة ؟ |
Ama Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | ولكنى قلت الحقيقة |
Yalan bile söylerdim. Ama bugün Gerçeği söyledim... Onu inciteceğimi bilerek. | Open Subtitles | "لكنتُ كذبتُ حتّى، ولكنني قلتُ الحقيقة اليوم، مع علمي بأنّها ستُجرح" |
Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | قلت لهم الحقيقة. |
Size Gerçeği söyledim. Safkan Olanlar gerçekten var. | Open Subtitles | لقد أخبرتك بالحقيقة أصحاب الأصل النقي حقيقيون |
- Sadece Gerçeği söyledim. - Tam olarak neymiş bu doğru? | Open Subtitles | لقد أخبرتها الحقيقة وحسب - أي حقيقة تلك بالتحديد؟ |
Orada Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | لقد قلت الحقيقة |
Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | لقد قلت الحقيقة |
- Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | لقد قلت الحقيقة |
Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | لقد قلت الحقيقة |
Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | لقد قلت الحقيقة |
Ben Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | ـ لقد قلت الحقيقة |
Gerçeği söyledim! | Open Subtitles | لقد قلت الحقيقة |
Artık Gerçeği söyledim ve sonuçlarıyla birlikte yaşayabilecek miyim, emin değilim. | Open Subtitles | مُجرّد... أنني قلتُ الحقيقة الآن، لستُ مُتأكدة أنّ بإمكاني العيش مع العواقب. |
Unuttum ben her şeyi, Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | .لقد أنهيت الأمر .لقد قلتُ الحقيقة |
Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | قلت لهم الحقيقة. |
Size Gerçeği söyledim ve siz doğruca Vandeman'a koştunuz. | Open Subtitles | أخبرتك بالحقيقة و ذهبت مباشرة إلى (فندمان) |
Ona Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | أخبرتها الحقيقة. |
Gerçeği söyledim, çünkü sorgulanmayı sevmem. | Open Subtitles | أخبرتك الحقيقة لأني لا أحب الأسئلة |
Ona Gerçeği söyledim. Ona kendi hikâyemi anlattım. O da bana kendininkini anlattı. | Open Subtitles | أخبرته الحقيقة أخبرته قصتي، ولهذا أخبرني بقصتك |
Ona Gerçeği söyledim. Uzun zaman önce söylemeliydim. | Open Subtitles | أخبرتها بالحقيقة كان يجب أن تعرف منذ وقت طويل |
Bana söylediğin gibi, onlara Gerçeği söyledim. | Open Subtitles | أخبرتهم بالحقيقة كما علمتني |