Zaman trende dünyanın geri kalanına nispeten daha yavaş akmaya başlar. | Open Subtitles | يبدأ الوقت على متن القطار فى التباطؤ مقارنةً إلى بقية العالم |
Git dünyanın geri kalanına anlat Alexandre Lagarde artık domalanlı omlet yapmayacakmış. | Open Subtitles | اذهب و اسأل بقية العالم, لا مزيد من البيض المسلوق مع الكمأة. |
Bunu açıklayan model, Afrikalı çeşitliliğin bir kısmının, hepsinin değil, dışarı çıkıp dünyanın geri kalanına kolonize olmuş olmasıdır. | TED | ولكي نوضح هذا .. هو ان جزء من الاختلاف الجيني الموجود في افريقيا .. جزء فقط .. قد غادرها وذهب لاستعمار بقية العالم |
Çünkü hayatımın geri kalanına hakim olacak rutin ve ritüellere kendimi alıştırmak istiyorum. | Open Subtitles | لأنني أريد أن أعود نفسي على الروتين والطقوس التي ستسيطر عليّ لبقية حياتي |
Bir sığır hastalandığında, sürünün geri kalanına bulaştırmaması için öldürülmesi gerekir. | Open Subtitles | عندما تصاب الماشية بالمرض عليك قتلها قبل أنتشار المرض لبقية القطيع |
Önümüzdeki on yılda, dünyanın geri kalanına görevimizin ne olduğunu hatırlatan bin tane şefkatli şehir görmek isterim. | TED | أود أن أرى ألف من المدن العطوفة في العقد القادم هذا يذكر بقية العالم بواجبنا. |
Şöleni heyecanlı hale getirmek için, eğlencenin geri kalanına kutsal şeylere karşı saygısızlığı ekler ve tapınak ganimetlerini ortaya çıkarır. | TED | ولجعله أكثر إثارة للاهتمام، أضاف شيء من تدنيس المقدسات إلى بقية المتعة، وهو يحضر أواني المعبد. |
Ve günümün geri kalanına doğru hızlı bir geçiş yapmama izin verin. | TED | لذلك اسمحوا لي أن أتقدم بسرعة عبر بقية يومي. |
Bu değişim devasadır çünkü bu sadece bir açılım değil, dünyanın geri kalanına açılmaktır. | TED | التغيير بالطبع هائل، لأنه ليس مجرد فتح الباب، لكنه فتح الباب أمام بقية العالم. |
Evet, ve bunu mesajın geri kalanına uyguladığımızda bunu buluyoruz. | Open Subtitles | وعندما نطبق هذا على بقية الرسالة نجد هذا |
Emerald City'de Oz'un geri kalanına nazaran daha rahat hareket edesiniz, ama bu rahatlığın bir bedeli var. | Open Subtitles | في مدينَة الزُمُرُد تُعطَونَ مَجالاً أكثَر بكثير مِن بقية السِجن لكن هذا المَجال لهُ ثَمَن. |
Belki sınıfın geri kalanına da anlatırsın? | Open Subtitles | ربما يمكنك ان تشارك بقية الفصل في المعلومات التي لديك ايها التلميذ النشيط |
Bulmacayı çözen bilgisayar, çözümünü ağın geri kalanına yayınlıyor. Sonra ödülü olan Bitcoin'i biriktiriyor. | TED | أجهزة الحاسوب التي تقوم بحل الأحجية تقوم بنشر الحل لبقية الشبكة و تقوم بجمع المكافأة: بيتكون جديدة. |
Ve bu öynetimin geri kalanına doğru soruyu yerleştiriyorum. | Open Subtitles | وذلك سيجعل منه عبرة لبقية الإدارة يا سيدي |
Ondan sonra sinir sistemi vücudun geri kalanına doğru sinyalleri gönderecek. | Open Subtitles | ثم سيبدأ جهازه العصبي بإرسال الإشارات السليمة لبقية أجزاء جسده |
Programın kendisi için birşey diyemem ama 8. sınıfların geri kalanına yardım etmesi lazım. | Open Subtitles | لا يسعني التحدّث بالنيابة عن البرنامج لكن لابد أن تكون له فائدة لبقية الصف الثامن |
Bu, Afrika'yı dünyanın geri kalanına bağlayan denizaltı fiber optik kablolarının bir haritası. | TED | الآن هذه خريطة كابلات الألياف البصرية تحت البحر والتي توصل أفريقيا ببقية دول العالم. |
Bizim de Amerika'nın geri kalanına liderliğin bütün halinde olduğunu göstermemiz gerek. | Open Subtitles | نريد أن نظهر لباقي أمريكا أنه يمكننا أن نحافظ على قيادتنا سليمة |
Şehrin geri kalanına ne oldu? | Open Subtitles | ماذا عن بقيه المدينه؟ |
Geminin geri kalanına girişimizi reddediyorlar. | Open Subtitles | . سيدتى , إنهم يمتنعون عن تسلمينا حسابات لباقى السفن |
Yolun geri kalanına tünel açabiliriz. | Open Subtitles | نحن يمكن أن نستعملها لحفر نفق لبقيّة الطريق. |
Ekibinin geri kalanına güvenebilecek olsan bile hayatının geri kalanında şu anda cebinde ne varsa onunla idare edeceksin. | Open Subtitles | حتى لو وثقت بباقي الطاقم سوف تعيش باقي حياتك دون ما في جيبك |
Kas rahatlatıcı, spazmların, vücudun geri kalanına yayılmasını engeller. | TED | ويقوم مرخٍ للعضلات على منع التشنجات من الانتشار إلى بقيّة الجسم. |
Senden önceki 5 kişi, benzer şekilde tasarlanmıştı türün geri kalanına çok bağlıydılar. | Open Subtitles | إن أسلافك الخمسة كانوا مصممين على توقعات مشابهة طريقة تشير الى حكمة تتنافى |