Daha önce gelecekten hava getirmiştik. | TED | في مثالنا السابق، أحضرنا هواءً من المستقبل |
Bakmak istersin diye bir kaç örnek getirmiştik. | Open Subtitles | لقد أحضرنا البعض من عيناتنا إذا مارغبت في رؤية تصميمنا |
500 dolarlık en iyi şaraplarımızdan birini getirmiştik. | Open Subtitles | ,لقد أحضرنا زجاجة بـ500دولار من أفضل نبيذنا |
Normal bir kondom getirmiştik. Büyük boya ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لقد جلبنا عازل مطاطي منظم نحتاج أكبر بكثير |
Yiyecek bir şeyler getirmiştik; ama evde yoktun. | Open Subtitles | لقد جلبنا بعض الطعام,لكن انتي كنتي في الخارج |
Hatırlatırım, onu her kadının kendisine karşı olmadığına ikna etmek için buraya getirmiştik. | Open Subtitles | لقد احضرناه الى هنا لنقنعة ان ليس كل النساء يسعون تحطيمك. |
Onu buraya 2 yıl önce getirmiştik. | Open Subtitles | اعرفه لقد احضرناه الى هنا قبل سنتين |
Hepimiz barbekü için birşeyler getirmiştik. | Open Subtitles | لقد أحضرنا كل منا شيئاَ لأجل الشواء |
Evet, biz de kahvesini getirmiştik. | Open Subtitles | وهو في مزاج سيء أجل . لقد أحضرنا قهوته |
Biz de sana tavuk çorbasıyla Zombilerin Şafağı DVDsini getirmiştik. | Open Subtitles | نحن في الحقيقة أحضرنا لك حساء الدجاج DVD على "Shown of the Dead" و فيلم |
Biraz yiyecek ve içecek getirmiştik. | Open Subtitles | لقد أحضرنا بعض الطعام والشَراب |
Pasta getirmiştik, biliyor musunuz. | Open Subtitles | لقد أحضرنا بعض الكعك |
Şey, biz defterini getirmiştik. | Open Subtitles | لقد أحضرنا لكِ مذكرتكِ. |
Size tatlı getirmiştik. | Open Subtitles | أحضرنا بعض التحلية... |
Muffin getirmiştik. | Open Subtitles | -لقد أحضرنا كعك المافن |
- Bir şeyler getirmiştik. | Open Subtitles | أحضرنا لك شيئاً -اجل |
Şunu anlamanız gerek Hannah'ı Penelope'nin asistanı olsun diye getirmiştik. | Open Subtitles | يجب أن تفهما، لقد جلبنا (هانا) لتكون مُساعدة (بينيلوبي). |