Korsan gibi düşün. Ben şeyinde dövme olan bir adam istiyorum. | Open Subtitles | فكر مثل قرصان انا اريد رجل موشوم على مؤخرتة |
Adayı, pikabın üstünde dönen bir plâk gibi düşün. Ama şimdi plâk atlama yapıyor. | Open Subtitles | اعتبر الجزيرة أسطوانةً تدور على جهاز أسطوانات إلاّ أنّ تلك الأسطوانة تتخطّى بعض المقاطع الآن |
Onu ilgi toplamak için uzmanlaşmış biri gibi düşün insanları bir araya getirmek için. | Open Subtitles | اعتبره كجاذب للإنتباه، كي يأتي عليك زحام |
Bunu bir macera gibi düşün, aynı kitaplarında olduğu gibi... | Open Subtitles | اعتبرها كمغامرة كإحدى المغامرات في أحد كتبك |
Gerçek olan suç ve gizemleri seven birkaç grup insan gibi düşün. | Open Subtitles | إنه مثل حفنة من الأشخاص الذين يحبون الجرائم الحقيقية والأسرار. |
Sopayla benim başımda duruyormuşsun gibi düşün, tamam mı? | Open Subtitles | تخيل أنك واقف علي وبيدك المضرب، حسنًا؟ |
Erkek gibi düşünme Jay. Kız gibi düşün. | Open Subtitles | لا تفكر مثل الشباب يا جاي فكر مثل الفتيات |
Tamam. Ruffnut ve Tuffnut gibi düşün. | Open Subtitles | حسنـــاَ,فكر مثل رفنلت و توفنلت. |
Sırtlan gibi düşün. Sırtlan gibi ol. | Open Subtitles | فكر مثل ضبع كن ضبعا |
Adayı, pikabın üstünde dönen bir plâk gibi düşün. Ama şimdi plâk atlama yapıyor. | Open Subtitles | اعتبر الجزيرة أسطوانةً تدور على جهاز أسطوانات إلاّ أنّ تلك الأسطوانة تتخطّى بعض المقاطع الآن |
Eğer gerçekten bitirmek istiyorsan, seni kovmuşum gibi düşün. | Open Subtitles | إذا كنت تود الإنتهاء من هذا حقًا، اعتبر أني أطردك |
- Sadece birkaç gününü ayırmanı istiyorum. En fazla bir hafta. Özel ders gibi düşün. | Open Subtitles | أنا أطلب بضعة أيام آخرى فحسب إسبوع على الأكثر، اعتبره برنامج تعليمي |
- Bilgisayar bilgisi ile mi? - Onu bir İsviçre çakısı gibi düşün. | Open Subtitles | بشهادته التي حاصل عليها في علوم الكمبيوتر؟ اعتبره مثل السكينة الروسية |
Evet. Kabul etmeni istiyorum. Jellystone'a bir hediyeymiş gibi düşün. | Open Subtitles | نعم، لكنّ أريدكَ أن تأخذها اعتبرها هديّة إلى "جيلي ستون" |
Bunu bir atlama tahtası gibi düşün dostum, staj gibi. | Open Subtitles | اعتبرها حجر إنطلاق يا بني، اعتبرها فترة تدريبية. |
Jelibonla doldurulmuş karnabahar gibi düşün. | Open Subtitles | إنه مثل القرنبيط الممتلئ بالحلوى الهلاميّة |
Şimdi, McLane'in cesedinin bulunduğu Lafitte'deymişsin gibi düşün. | Open Subtitles | الآن تخيل أنك في لافيت (حيث تم العثور على جثة (ماكلاين |
Hadi, Mike gibi düşün, Mike gibi düşün, Mike gibi düşün. Bup-bup-bup. Jackpot! | Open Subtitles | هيا فكري مثل مايك فكري مثل مايك فكري مثل مايك الجائزة الكبرى ظننت انك تمكنت مني اليس كذلك؟ |
Tıpkı gıcıklığın olmadığı bir İngiliz halk okulu gibi düşün. | Open Subtitles | فقط فكر به كمدرسة عامة إنجليزية بدون الشواذ |
Kumsalda bir gezinti gibi düşün... havaya uçmak üzere olan bir kumsal. | Open Subtitles | فقط فكر بها كالنزها على الشاطئ. الشاطئ الذي اقترب من الانفجار. |
Noonan gibi düşün. | Open Subtitles | كل بقدر ما تحب فكر بنونا .. |
O zaman bunu iyilikten çok iş gibi düşün. | Open Subtitles | إذاً اعتبريها عمل و ليست معروف |
- Gey bir erkek gibi düşün. | Open Subtitles | إعتقدْ مثل شخص مرح. نحن مرحون، نحن مرحون. |
Şey Gibi Davran, Başka bir şey gibi düşün. Kulüpte okuduğum yeni kitap. Her savaşın bir dönüm noktası vardır. | Open Subtitles | نصرفي كشيء, و فكري كشيء اخر. في كل حرب.. |
Önemli değil. Bunu bir başlangıç gibi düşün. En iyilerimize olur. | Open Subtitles | لا بأس ، فقط فكري به كطقس هذاحدثللأفضلبيننا. |
Sanki burayı müdür odası gibi düşün ama sadece iyi bir müdürün olduğu bir oda. | Open Subtitles | فكري بالأمر كأنه , مكتب المدير لكنني مدير لطيف |