İşten atıldığı halde karavanasını yapıyor iş elbiseleriyle, işe gider gibi yapıyordu. | Open Subtitles | اذن هو تم فصله بالفعل و مازال يعد لنفسه وجبات الغذاء ومازال يضع زيه و مازال يتظاهر بالذهاب للعمل |
Sadece ölmüş gibi yapıyordu. Ona bir ders vermek için. | Open Subtitles | انه يتظاهر بذلك فقط لكى يلقنها درساً |
Önceleri, bana danışırmış gibi yapıyordu. | Open Subtitles | .في السابق، كان يتظاهر فحسب باستشارتي "كان يقول "افعل هذا |
Golf sopasına vuruyormuş gibi yapıyordu ve poposunu dışarı doğru çıkarıyordu... | Open Subtitles | وكان يتظاهر بإخفاء حقيبة "الجولف" الخاصة به. و كان منحنيا بشدة للخلف. |
Sadece mış gibi yapıyordu, | Open Subtitles | يبدو كانه يتظاهر بذلك |
Eskiden Irma'ya nişan alıp, kafasından vurmuş gibi yapıyordu. | Open Subtitles | (اعتاد ان يوجهه إلى (إيرما و يتظاهر بأنه يطلق عليها في الرأس على طريقة الاعدام |
Ama o benmişim gibi yapıyordu. | Open Subtitles | لكنه يتظاهر ليكون انا |
Keith'miş gibi yapıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يتظاهر انه "كيث |
Dört hafta önce bana Avrupa'ya gideceğini söyledi ama birkaç kez onu şehirde gördüm ama o beni görmemiş gibi yapıyordu. | Open Subtitles | أعرف فحسب أنّه كان في ورطة. قبل أربعة أسابيع، قال أنّه سيذهب إلى (أوروبا). ولكنّي ظللتُ أراه في المدينة، وإستمرّ يتظاهر أنّه لا يُلاحظني. |