"giderse" - Translation from Turkish to Arabic

    • سار
        
    • سارت
        
    • جرى
        
    • ذهب إلى
        
    • المعدل
        
    • إذا ذهب
        
    • لو ذهب
        
    • لو خرج
        
    • لو رحلت
        
    • بقليل من
        
    • المنوال
        
    • اذا حدث
        
    • إن غادر
        
    • إذا ذهبت
        
    • لو مضت
        
    Ve eğer işler gerçekten iyi giderse aynısını sadece Japonlar için yapacaklar. Open Subtitles وإن سار الأمر على ما يرام سيقومون بفعل نفس الأمر، ولكن باليابانية
    Eğer her şey yolunda giderse döndüğüm zaman, başkenti terk ederiz. Open Subtitles لو سار كل شيء على ما يرام فعندما سأعود سنترك العاصمة
    Cihazı, her şey yolunda giderse siz kuzey sahiline varınca çalıştıracağım. Open Subtitles سأشغله حين تصل إلى الساحل الشمالى إذا سارت الأمور كما يجب
    Her şey yolunda giderse... Ama biz her şey yolunda gidecek diye eğitmiyoruz. Open Subtitles هذا إذا سارت الأمور على نحو جيد وهو ما لا نفترضه أثناء التدريب
    Her şey yolunda giderse rahip gibi geçen son gecemdir bu. Open Subtitles إذا جرى هذا الأمر بشكل جيد هذه أخر ليلة لي بالرهبنة
    Florida'ya giderse, bunun sorumlusu sen olursun... ve bunun sorumlusu ben olurum. Open Subtitles ...إذا ذهب إلى فلوريدا فأنت المسؤول عن ذلك وأنا مسؤل لأني أمثلك
    Böyle giderse, yemek vakti evde olacağız. Open Subtitles على هذا المعدل ، سنكون في البيت ، وقت الغداء
    Ve her şey planladığımız gibi giderse yarın gece çocuklarımıza kavuşmuş oluruz. Open Subtitles و اذا سار كل شيء حسب الخطة سنتحد مع أبناءنا ليلة الغد
    Her sey yolunda giderse günes dogmadan önce yaninizda olurlar. Open Subtitles إذا سار كلّ شيء حسب الخطّة، سيكونون عندكم عند الشروق
    Açıkçası, eğer herhangi bir şey ters giderse bu ikinizin üzerine kalacak. Open Subtitles لاكون واضحة، اذا سار اي شيء بنحو خاطئ التكلفة ستكون على عاتقكما
    Eğer sigortan yoksa bebek sahibi olmak sana 32.000 dolara patlayacak. Eğer tabii her şey mükemmel giderse. TED إذا لم تكن تملك تأميناً، سيكلّلفك الأمر 32000 دولار لإنجاب طفل، إذا سار كلّ شيءٍ عل ما يرام.
    Eğer her şey yolunda giderse, bence günde 150 gemi yükleyebiliriz. Open Subtitles إذا سار كل شيئ على مايرام حدسي أننا نستطيع تحميل 150 سفينة يوميا
    Her şey yolunda giderse, hiçbir soruna mahal vermezsin. Open Subtitles ولو سار كل شئ على ما يرام ولم تتسبّبى فى اى مشاكل
    Şuna emin olun ki işler ters giderse tereddüt etmeyiz. Open Subtitles سنضع في اعتبارنا إن سارت الأمور بشكل سيئ فلن نتردد
    Her şey yolunda giderse güneş doğmadan önce yanınızda olurlar. Open Subtitles سارت الامور بشكل جيد، ينبغي في موقعك قبل شروق الشمس.
    İşler yolunda giderse belki yeniden bir araya gelebiliriz, ne dersin? Open Subtitles إذا الأمور سارت على خير لربما يمكننا أن نعود سويةً ؟
    Eğer burada işler yolunda giderse kocalarına daha fazla raporda bulunacaklar. Open Subtitles إذا سارت الأمور على ما يرام هنا، سيرفعن تقارير جيّدة لأزواجهن.
    Eğer şu an kendimi beğenmiş gözüktüğümü düşünüyorsan, gelecek haftaya kadar bekle. Her şey yolunda giderse, yakam som altından üyelik broşun ağırlığından sarkacak. Open Subtitles انتظر حتى تراني الأسبوع القادم، اذا جرى كل شيء على مايرام سترى قلم العضوية الذهبي بحوزتي
    Çünkü işe aç giderse huysuz olurdu. Open Subtitles لأنه إن ذهب إلى العمل جائعاً فسيكون متذمّراً
    Bu hızla giderse emekli olmadan kundaklama raporu veremeyecek. Open Subtitles بهذا المعدل لن يدلى بسبب الحريق إلا عندما يتقاعد
    Başka bir ruhani bölgeye giderse, Ruhlar Dünyası'na tekrar gidebileceğini düşünüyor. Open Subtitles يظن بأنه إذا ذهب لمكان روحاني آخر, باستطاعته العودة لعالم الأرواح.
    Tek korkusu, cehenneme giderse köpeğin onu orada beklemesiydi. Open Subtitles لقدكان يخشى بأنه لو ذهب للجحيم.. سيجد ذلك الكلب بانتظاره هناك
    Hayır, anlıyorum. Anlıyorum. İşler kötüye giderse suçlayacak birini arıyorsunuz, değil mi? Open Subtitles كلاّ، فهمت،سأتولىذلكأتبحث عناحد ، لتلقي عليه اللّوم بحالة لو خرج الأمر عن السيطرة؟
    ve bunun ustasısınız... yapın, ama o giderse, ben de giderim. Open Subtitles . فلتفعلوا , لكن لو رحلت هي سأرحل أنا أيضاً
    Biraz şansım yaver giderse kendime bir servet yaparım. Open Subtitles بقليل من الحظ سأحظى لاحقا بمن يقرأ لي الطالع
    Beni rahat bırak, böyle giderse seninle görüşmeye son vereceğim. Open Subtitles دعني وشأني، سأتوقف عن رؤيتك لو استمريتَ على هذا المنوال
    Eğer işler kötü giderse, öbür köpekleri de bırakın. Open Subtitles اذا حدث اى شىء لى دع الكلاب الاخرى تنطلق
    giderse şehri kardeşine karşı savunma girişimlerimiz felakete uğrar. Open Subtitles إن غادر الآن، ستكون فاجعة تجاه محاولاتنا الدفاع عن المدينة ضد شقيقه.
    Eğer aslanlar giderse, sol yakadaki antilopları yerler, bu yüzden onlar kalıyor ve iki antilop karşıya geçiyor. TED إذا ذهبت الأسود، ستأكل الحيوان البري في اليسار، لذا ستبقى وسيعبر الحيوانان البريان بدلاً منهما
    Her şey yolunda giderse 09:30 civarı gemiden inmiş olmalısınız. Open Subtitles لو مضت الأمور على خير ستصل الساعة 9: 30

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more