| Biliyorum, anladığım kadarıyla Başkan Logan en kısa sürede terminale girmemizi istiyor. | Open Subtitles | أنا أفهم أنّ الرئيس لوجان يُريدُنا أن نقتحم المطار بأقرب وقت أجل , قبل أن توقّع الإتفاقية |
| Anladığım kadarıyla Başkan Logan en kısa sürede terminale girmemizi istiyor. Evet, anlaşma imzalanmadan. Curtis, durumun nedir? | Open Subtitles | أن أعى أنّ الرئيس لوجان يريدنا أن نقتحم الصالة بأسرع ما يمكننا |
| Neden Red Star'a girmemizi istediğini bilmiyoruz. | Open Subtitles | نعلم أنة أرادنا أن نقتحم ريد ستار |
| Kızın babası rakibimizdi ve zaten kalabalık olan bir piyasaya girmemizi istemedi. | Open Subtitles | والدها كان منافسا لنا ولم يتقبل دخولنا في السوق المزدحم هل كنت تهرب السيارات ؟ |
| Dik konumdaki mızrağımız adil şehrinize girmemizi engelliyor. | Open Subtitles | رمحنا المغمدة تمنع دخولنا لمدينتكم |
| Ama neden bizim savaşa girmemizi istiyorsun? | Open Subtitles | لكن لماذا يحاولون أن يجعلونا نخوض حرباً ؟ |
| Bize savaşa girmemizi söylersiniz, biz de savaşırız... | Open Subtitles | أنت تخبرنا متى نخوض حرباً ،ونخوض الحرب |
| - Kayda değer birşey yok. Bize verdiğin kodlar CTU'nun güvenlik sistemine girmemizi sağladı. | Open Subtitles | لا, الشفرات التي اعطيتها لنا أدخلتنا علي نظام أمن الوحدة |
| Red Star'a girmemizi istedi. | Open Subtitles | نعلم أنة أرادنا أن نقتحم ريد ستار |
| Birleşmiş Milletler'e girmemizi istiyorsun. | Open Subtitles | أنت تريدنا أن نقتحم مبنى الأمم المتحدة |
| - İçeri girmemizi sağlayabilirim. | Open Subtitles | . أستطيع أن أتدبر دخولنا إلى هناك |
| İçeri girmemizi sağlayabilirim. | Open Subtitles | أستطيع تدبر دخولنا |
| Bence Debra, o kadar zahmete girmemizi istemez. | Open Subtitles | أعني, لا أعتقد بأن (ديبرا) تريدنا... أن نخوض كل تلك المشاكل أتعلمين؟ |
| Alison'ın, içeri girmemizi sağladığı mı? | Open Subtitles | تلك التي أدخلتنا أليها أليسون؟ |
| Çalışan kartınız ön kapıdan içeri girmemizi sağladı Bayan Groves. | Open Subtitles | بطاقتك التعريفيّة قد أدخلتنا عبر الأبواب الأماميّة يا آنسة (غروفز). |