"gitmek zorunda kaldım" - Translation from Turkish to Arabic

    • كان علي الذهاب
        
    • كان علي ان استخدم
        
    • واضطررت للذهاب
        
    • كان علي أن أذهب
        
    • توجب علي الذهاب
        
    Orada süt kalmayınca, Peach Caddesine gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles بالكامل بدون الحليب. و كان علي الذهاب إلى شارع الخوخ
    Çarşamba, perşembe ve cuma günü bankamatiğe gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles لذلك كان علي الذهاب إلى الصراف الآلي يوم الأربعاء والخميس والجمعة.
    Kadınlar hamamına bile gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles كان علي ان استخدم حمامات النساء ايضا
    Kadınlar hamamına bile gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles كان علي ان استخدم حمامات النساء ايضا
    Bunları almak için markete gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles يا. مهلا، واضطررت للذهاب الى السوق للحصول على هذا بالنسبة لك.
    Onunla tanışmaya tek başıma gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles كان علي أن أذهب إليهم لأقابله.
    İstediğin soya sütünü aldım Lou. Bunu bulmak için iki farklı markete gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles لقد أحضرت حليب الصويا الذي أردتيه "لو" توجب علي الذهاب لمتجرين كي أجده
    Ben üstüme mısır şurubu döktüm, ben de bunları almak için kuru temizlemeciye gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles لقد سكبت شراب كارو على ملابسي و كان علي الذهاب الى محل التنظيف الجاف
    Sonra ben gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles بعدها كان علي الذهاب
    Ben diğer yöne gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles كان علي الذهاب في طريق أخر
    Bıçkınlık? Ya, West Jordan'daydık, Utah, ve şu boğa yüzümü metal sürgüye bindirdi -- işte, yüzüm parçalandı ve hastaneye gitmek zorunda kaldım. TED قسوة؟ حسنًا كنا في ويست جوردان, يوتا, وهذا الثور شق وجهي تمامًا كما لوكانت طلقات رصاص كما تعرفين اصاب كامل وجهي بالكدمات واضطررت للذهاب للمستشفى
    Yaraladım ve hastaneye gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles تأذيت واضطررت للذهاب إلى المستشفى
    Ben de onunla gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles كان علي أن أذهب معها.
    Bu yüzden gizli rezervlerime gitmek zorunda kaldım. Open Subtitles لهذا توجب علي الذهاب إلى إحتياطياتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more