"gitmesinin" - Translation from Turkish to Arabic

    • أن يذهب
        
    • ذهابه
        
    • رحيلها
        
    Ona Petersonlarla gitmesinin Tragerları tehlikeden uzak tutmanın tek yolu olduğunu söyledim. Open Subtitles بماذا أخبرتهُ؟ أن يذهب مع آل بيترسون ليُبقي آل تريغر بعيداً عن الخطر
    Doktor, ilaçlarını aldığı müddetçe asla hastaneye gitmesinin gerekmeyeceğini söyledi. Open Subtitles الطبيب قال طالما أنه مستمر بتناول دوائه ليس عليه أن يذهب للمستشفى بعد ذلك.
    Büyük annen öldüğünde Roman gitmesinin kendisi için tehlikeli olduğunu düşündü kızıyla görüşmek istemişti. Open Subtitles عندما توفيت وجدتك ورأى الرومانى خطورة الامر بالنسبة له أن يذهب لقول انه يرغب في أن يرى ابنته
    gitmesinin sebebi vücudunun görüntüsü ile ilgili bir endişesi olmasıydı ve bunun altında yatan sebebi keşfetmek istiyordu. TED وسبب ذهابه إلى هناك هو أنه كان لديه خوف من صورة جسده، وأراد استكشاف ما وراء ذلك.
    Çekip gitmesinin tek sebebi itirafımı almadan adamlarınla birlikte dalman. Open Subtitles السبب الوحيد من ذهابه لأنك ورجالك تدخلتم هنا قبل أن أحصل على أعترافي
    gitmesinin sebebi bu değil, biliyorum. Open Subtitles هذا ليس سبب رحيلها. أنا أعلم ذلك.
    Ben de onun gitmesinin bir şekilde benim suçum olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles حسنٌ , لقد شعرتُ بأنهُ كان خطأيّ بطريقةٍ ما... رحيلها.
    Eminim çocukların gitmesinin bir sakıncası yoktur. Open Subtitles أنا متأكدة أنك لن تمانع أن يذهب الأولاد
    Petersonlar'la gitmesinin, Tragerlar'ı tehlikeden uzak tutmanın tek yolu olduğunu. Open Subtitles أخبرته أن يذهب مع عائلة (بيترسون) وأنه الطريق الوحيد الذي سيبعد الخطر عن عائلة (تريغر)
    Böyle zamanlarda kendimize böylesine harika bir yolcuğa kimin gitmesinin daha hayırlı, kimin gitmeyi daha çok hak ettiğini sormalıyız. Open Subtitles لكن في وقت كهذا، ينبغي أن نسأل أنفسنا: من الأفضل، من يستحقّ أكثر... "أن يذهب...
    Frankfurt'a gitmesinin bir nedeni de buydu. Jones'u araştırmak. Open Subtitles كانت أحد دواعي ذهابه لـ(فرانكفورت)، التحقيق بشأن (جونز).
    Frankfurt'a gitmesinin bir nedeni de buydu. Jones'u araştırmak. Open Subtitles كانت أحد دواعي ذهابه لـ(فرانكفورت)، التحقيق بشأن (جونز).
    gitmesinin seninle hiçbir ilgisi yok. Open Subtitles وسبب رحيلها لا يتعلق بك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more