"gitmiş olmalı" - Translation from Turkish to Arabic

    • لابد أنه ذهب
        
    • لا بُد أن تكون
        
    • لابد أنه رحل
        
    • لابد أنها غادرت
        
    • وها قد نلت أخيراً
        
    • لابد أنها ذهبت
        
    • لا بد أنه ذهب
        
    • لا بد أنه غادر
        
    • ذهب من
        
    Tüfeği yok, yiyecek bulmaya gitmiş olmalı. Open Subtitles ، بندقيته غير موجوده لابد أنه ذهب للبحث عن طعام
    Arabanın alarmı bu. Brian kurtulup oraya gitmiş olmalı. Open Subtitles إنها صافرة إنذار السيارة لابد أنه ذهب إلى هناك
    Senin gördüğün çanta Paris'e gitmiş olmalı. Open Subtitles الحقيبة التي رأيتيها " لا بُد أن تكون في " باريس
    Sabahın ilk ışığıyla gitmiş olmalı. Open Subtitles لابد أنه رحل عند بزوغ الفجر
    Biz Dünya'dayken gitmiş olmalı. Open Subtitles لابد أنها غادرت بينما كنّا على الأرض
    Hemşire Lara da, seni yıkayan, gitmiş olmalı. Open Subtitles وها قد نلت أخيراً بعض الهدوء الممرضة لارا التي قامت بغسيلك
    - Pudra sürmeye gitmiş olmalı. - Tabii ya. Evet. Open Subtitles لابد أنها ذهبت تصلح من شأنها - أجل ، طبعاً -
    Tabi ya, keman dersi için gitmiş olmalı, değil mi? Open Subtitles أه .. لا بد أنه ذهب لدرس الكمان ..
    Seyahat çantası yok. Bir yerlere gitmiş olmalı. Open Subtitles وحقيبة السفر ليست هنا لا بد أنه غادر إلى مكان ما
    Bir iş için bir günlüğüne döndü, sonra tekrar gitmiş olmalı. Open Subtitles ثم عاد ليوم وأعتقد ذهب من جديد
    Onun için garaja gitmiş olmalı. Open Subtitles لابد أنه ذهب لموقف السيارة لأجل ذلك
    Bu taraftan gitmiş olmalı. Gelin! Open Subtitles لابد أنه ذهب من هذا الأتجاه، هيا بنا
    Eve gitmiş olmalı. Open Subtitles . لا أعرف . لابد أنه ذهب إلى المنزل
    Filipinlerde bir adaya gitmiş olmalı. Open Subtitles لابد أنه ذهب لجزيرة في الفلبين.
    Çanta Paris'e gitmiş olmalı. Open Subtitles " الحقيبة لا بُد أن تكون في " باريس
    Bryson ile gitmiş olmalı. Open Subtitles لابد أنه رحل مع (برايسون)
    Öğretmen Dong Ju ile gitmiş olmalı. Open Subtitles لابد أنها غادرت مع الاستاذ دونغ جو
    Hemşire Lara da, seni yıkayan, gitmiş olmalı. Open Subtitles وها قد نلت أخيراً بعض الهدوء الممرضة لارا التي قامت بغسيلك
    Bir yere gitmiş olmalı. Open Subtitles لابد أنها ذهبت لمكان آخر
    Çoktan gitmiş olmalı. Open Subtitles لا بد أنه ذهب بعيدا ً
    Stiles'in cipi bunu yapmış. Daha yeni gitmiş olmalı. Open Subtitles انه من سيارة ستايلز لا بد أنه غادر للتو

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more