"gittik ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • ذهبنا
        
    • عدنا إلى
        
    • فذهبنا
        
    Böylece, geriye gittik ve arabalar gelişmeden önceki büyük şehirlere bakmaya başladık. TED لذلك فقد ذهبنا مرة أخرى ونظرنا للمدن الكبيرة التي نشأت قبل السيارات.
    Eve gittik ve ben plağın iki yüzünü de yarım saatte öğrendim. Open Subtitles اه، نعم. ذهبنا إلى البيت و تدربت على الأغنية لمدة ساعة ونصف
    Giggles'a gittik, ve en önde oturduk... ve komedyenleri sıkıştırdık. Open Subtitles لقد ذهبنا إلى مسرح جيجلز وجلسنا فى المقدمة وضايقنا الممثلين
    Konuşmadan sonra, hepimiz sınıflarımıza gittik ve onun ana karakteri Rotten Ralph'i kendi yorumlarımızla çizdik. TED وبعد ذلك، كلنا عدنا إلى غرف الصف و رسمنا نسختنا الفنية لشخصيته الرئيسية، روتن رالف.
    Oraya gittik ve daha fazla kemik topladık. TED عدنا إلى ذلك الموقع، وجمعنا العديد من العظام
    O adama tekrar gittik ve bunlar tekrar büyüdü. Open Subtitles فذهبنا لمقابلته مرة أخرى, وعادت لتنمو أيضاً
    Biliyor musun, Los Angeles'a gittik ve sonra da Las Vegas'a. Open Subtitles نحن ذهبنا الى لوس انجلوس ومن ثم ذهبنا الى لاس فيجاس
    Birkaç fotoğraf çekmek için hurdalığa gittik ve A'nın bizi takip ettiğine eminim. Open Subtitles ذهبنا إلي مكان إلقاء المهملات لأخذ بعض الصور متأكدة أن أي لحقنا هناك
    Teşhisten birkaç hafta sonra, Vermont'a gittik, ve Jeff'i babalar meclisine katılacak ilk kişi olarak seçtim. TED حسناً .. بعد عدة اسابيع من تشخيص مرضي ذهبنا الى فرمونت وقررت ان اضع جيف كاول شخص في مجلس الآباء
    Bu nedenle Uganda’ya bile gittik ve çok basit bir deney yaptık. TED لذلك ذهبنا ، في الحقيقة ، إلى آوغندا و قمنا بنفس التجربة تصوروا، بدلا من الناس في كندا فقط
    Bana göre, bu saçmalıkta çok ileriye gittik ve notlandırma aşağılayıcı hâle geldi. TED حسنا، في رأيي، ذهبنا بعيداً جداً مع هذا الهراء، والدرجات أصبحت تنزيلات.
    Ulusal Heceleme Yarışması'na gittik ve hangi çocukların en az gelişim göstereceğini tahmin etmeye çalıştık. TED ذهبنا إلى المسابقة الوطنية للهجاء وحاولنا توقع الأطفال الذين سيتقدمون خلال أطوار المسابقة.
    Onun için direk mağzaya gittik ve yüzlerce plastik sandalye aldık. Sandalyeleri sokağa koyduk. TED لذا ذهبنا الى متجر للمعدّات واشترينا المئات من كراسي الحدائق ووضعنا هذه الكراسي على الشوارع
    Bundan dolayı Adalet Bakanlığı ile konuşmaya gittik ve kendilerine dedik ki "Bu kişilerin daha azının suçlarını tekrarlamalarına ne kadar değer biçersiniz?" TED لذلك ذهبنا لاجراء محادثات مع وزارة العدل، وقلنا لوزارة العدل، ما هو يستحق لك إذا أقل من هؤلاء الرجال إعادة الإساءة
    Biz de Washington'a gittik ve mevzuatın ilk parçası için lobi yaptık. TED و لذلك ذهبنا الى واشنطون , و قمنا بالضغط من اجل اول جزء من التشريع
    Oraya gittik ve barikatlardan birinin önünde durduk bir süre sonra Bir dizi tank sıralandı ve TED و قد كان أن ذهبنا إلى هناك و نظمنا أنفسنا أمام أحد الحواجز و بعد فترة وجيزة وصل رتل من الدبابات
    Nehir köylerine gittik ve insanlardan, ki muhtemelen çoğu gerillaların yakın akrabalarıydı, TED لذا ذهبنا إلى قرى النهر هذه وسألنا الناس ومن المحتمل أن بعضهم كانوا أصدقاء مقربين للمغاوير.
    Sonra ofise gittik ve yerde seviştik. Open Subtitles وبعدها عدنا إلى المكتـب وتضاجعنا على الأرض
    Daha sonra öğle arası için evine gittik ve yaptım. Open Subtitles ,و كانت فاتنة بجد و ما شابه و ثم عدنا إلى بيتها في إستراحة الغداء
    Biz de peşlerinden gittik ve bulduğumuzda, kuşu parçalara ayırıyorlardı. Open Subtitles فذهبنا نبحث عنهم وجدنا الكلبين يقطعان الطير ويأكلانه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more