"giymesi" - Translation from Turkish to Arabic

    • يلبس
        
    • إرتداء
        
    • لبس
        
    • للِبس
        
    • إرتداءَ
        
    • ان تلبس
        
    Eğer bir köpeğin minderi varsa köpek pantolonu da giymesi gerekir. Open Subtitles وإن كان كلب لديه خصيان مرئيه يجب أن يلبس سراويل كلاب
    Önce beni bıraktı çünkü o bir centilmen ve pantolonunu giymesi gerekiyordu. Open Subtitles أجل، لقد أنزلني أوّلاً، لأنّه راقي، وأيضًا كان عليه أن يلبس سرواله.
    Bu çocuk diğer insanların bedenlerini... nasıl giyebileceğini biliyor, aynı insanların takım elbise giymesi gibi. Open Subtitles ذلك الولد يعرف كيفية الارتداء ارتدى أجسام الناس الآخرين إنه يلبس حُلة مثل الناس
    İlki geleneklerden ama ikiyle üç insanların pantolonlarını giymesi için. Open Subtitles أعني، الأولى تقليدية ولكن الثانية والثالثة ليتسنى للآخرين إرتداء ملابسهم
    Birini bulursun. Sadece mayo giymesi gerekiyor, haksız mıyım? Open Subtitles ستجد شخص ما , كل ما عليه فعله هو إرتداء ملابس السباحة , حسناً
    Oliver için çözümümüz her gün eşofman altı giymesi oldu; okula giderken, partilere, tatile -- üniforması oldu. TED فكان الحل لاوليفر هو لبس ملابس رياضية يومياً: للمدرسة، للحفلات، في الإجازات. الزي الرسمي.
    İkimizin de kamuflaj şapkası giymesi amma komik. Open Subtitles مضحك كَمْ كلانا إخترنَا للِبس إخْفاء القبعاتِ.
    Nedir bilmiyorum ama her gün takım elbise giymesi gerekiyor. Open Subtitles لا أعلمُ ما هذا العملُ في الواقع ولكنَّه يلزمهُ إرتداءَ بذلةٍ كلَّ يوم
    Sam'in özgünlüğünü göstermek için farklı bir şeyler giymesi onu "Homo" yapıyor. Open Subtitles الأن أن كان "سام "يلبس شيء مختلف لكي يعبرعن شخصيته يجعله منحرف
    Örümcek Adam olabilmek için bir kostüm giymesi gerekir. Open Subtitles فكان عليه أن يلبس رداءا حتي يصبح الرجل العنكبوت
    Deli gömleği giymesi gereken birini seçmişim. Benim hatam. Open Subtitles إنه خطأي فأنا الذي اخترت واحداً يلبس قميص مجانين
    Bu, kaderin spor ayakkabı giymesi değil. Open Subtitles لا أقصد أن القدر يلبس سروالًا رياضيًا أو ما شابه.
    Pan flütü çalması, kabarık gömlekler giymesi ve şiir yazması yetmiyormuş gibi şimdi de milletin takısını çalıyor. Open Subtitles من السئ كفاية انه الولد الذي يملك مزمار موسيقياً والذي يلبس القميص الفضفاض ولديه قصائد والان هو سارق مجوهرات
    Birinin kostümü giymesi gerekiyor yoksa Tom ölür. Open Subtitles على احدهم ان يلبس البزة و الا فأن توم سوف يموت
    Mızmızlanmayı kes, bu pembe kabusu giymesi gereken benim. Open Subtitles توقفي عن النحيب ، أنا من سيتحتم عليها إرتداء هذا الكابوس الزهري
    Uzay yürüyüşünün yapılacağı gün giyinmek çok zordur küçük bir çocuğun kar topu oynamak için dışarı çıkarken her şeyi üst üste giymesi gibidir. Open Subtitles إرتداء البذلة في يوم المشي في الفضاء كما تعلم, صعب جداً تماماً مثل عندما كنت صغيراً وتريد الخروج في يوم مثلج
    Ayrıca karakterimin deri ceket giymesi daha iyi olur diye düşündüm. Open Subtitles أيضاً أعتقد أن إرتداء معطف جلدي سيكون من الأفضل لشخصيتي
    Bikini giymesi için zorlanan kişi benim, hatırlıyorsunuz değil mi? Open Subtitles أنا الرجل الذي أجبر على إرتداء البكيني
    - Bir sorum var biri gelip sana, iyi nasihatler verebilmesi için kadın elbisesi giymesi gerektiğini söyleseydi ona ne derdin? Open Subtitles اذا قال لك شخصا ما انه يجب عليهم لبس فستانا ليعطو نصائح جيده مالذي تقوله؟
    Tavuk kıyafeti giymesi gerekmeyecek, değil mi? Open Subtitles أوه ، رجل ، أنه لا يتضمن لبس بدلة الدجاجة ، أليس كذلك؟
    Bence yalnızca kilisedeki tören için gelinlik giymesi doğru değil. Open Subtitles لا أعتقد أنه من الصحيح لبس فستان زفاف طالما انها مباركات فقط
    Herkesin bunlardan giymesi gerekiyor. Open Subtitles حاجات كُلّ شخصِ للِبس أحد هذه.
    Adayınızın koruyucu giysi giymesi gerekmiyor muydu? Open Subtitles ألم يتوجبَ على مرشحتكـَ إرتداءَ عتادٍ واقٍ؟
    Ama sizce de Bayan Smith'in bir şal giymesi gerekmez miydi? Open Subtitles الا تظن انه كان ينبغي ان تلبس انسة سميث رداءا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more