İşlerini beğeniyorum. Global bir ortaklığa. | Open Subtitles | ـ انا أحب لمستك ـ من أجل مشاركه شامله |
Global bir ortaklığa. | Open Subtitles | من أجل مشاركه شامله |
Bunun yolu da tüm dünyayı kapsayan Global bir pazar oluşturmaktır. | TED | ذلك بإيجاد سوق عالمي واحد من خلال العولمة. |
Bu hedeflerin peşinden Global bir topluluk olarak gitmeliyiz. | TED | وعلينا أن نسعى إلى تحقيق هذه الأهداف كمجتمع عالمي. |
Blok zincirleri bize herhangi bir kaynaktan, herhangi bir birey hakkında kanıt depolanabilen açık, Global bir platform yaratmayı sağlar. | TED | قواعد البيانات المتسلسلة تتيح لنا أن نخلق منصة عالمية مفتوحة تقوم بتخزين أي شهادات عن أي شخص من أي مصدر. |
Ve bazıları bunun Global bir hareketin başlangıcı olduğunu söyleyebilir. | TED | وقال البعض .. ان هذا التصرف حرك حركة عالمية من اجل حقوق المراة |
Toplamamızı sağladığınız tüm veriler yetkili makamlarla paylaşılacak ve sahaları korumamızı sağlayacak Global bir alarm sistemi yaratmış olacağız. | TED | جميع البيانات التي تساعدنا في جمعها، سوف يتم الاطلاع عليها من قبل السلطات وسوف تساعدنا لخلق نظام إنذار عالمي جديد لحماية المواقع. |
Bu suçlar, Kabal olarak bilinen Global bir birlik tarafından işlendi. | Open Subtitles | لقد تم إرتكابها من قبل إتحاد عالمي " المعروف في بعض الأوساط بإسم ال" الجمعية السرية |
O durumda Global bir horoz dövüşüne döner olay. | Open Subtitles | أنت تنظر إذاً إلى صراع ديكة عالمي |
Ne tür insanlar Global bir topluma katılmak ister? her disiplin ve kültürden insanın kabul edildiği, dünyayı daha iyi anlamaya çalışan, ve bu çıkarımların hepimiz için daha iyi bir gelecek sağlayacağını uman insanlar topluluğu. Bu TED isminde birinden. | TED | ما هي نوعية الناس التي تشارك في مجتمع عالمي وترحب بالناس من كل خلفية دراسية وكل ثقافة , من الذي يبحث في فهم أعمق للعالم , ومن الذي يأمل أن يحْول ذلك الفهم إلى مستقبل أفضل من أجلنا كلنا ؟ هذا من شخص إسمه تيد . |
Başkaları da var. Orada ormanın ortasında Global bir atmosferik gözetleme kulesi bulduk ve bu kuleye yüz binlerce dolar değerinde bilimsel ekipmanlar astık, izopreni ve elbette, hazır oradayken başka şeyleri aramak için de. Bu ormanın ortasındaki kulenin tepeden görüntüsü. | TED | هناك حملات أخرى. وجدنا برج مراقبة بيئي عالمي هناك في وسط الغابة الإستوائية٬ وأضفنا ما تبلغ قيمتها مئات الٱف الدولارات من الأجهزة العلمية إلى هذا البرج من أجل البحث عن ال"أيسوبرين"٬ وأشياء أخرى طبعا٬ خلال الوقت الذي قضيناه هناك. هذا البرج في وسط الغابة الإستوائية٬ من الأعلى |
Her yıl 20 Kasım'da Transseksüel Anma Günü için Global bir uyumama eylemi yaparız. | TED | في ال20 من نوفمبر، ننظم وقفة عالمية لذكرى يوم المتحولين. |
Global bir zararlı yazılım şirketinin bunu yapması 6 gün sürdü. | TED | استغرق الأمر ستة أيام لنشر حملة عالمية ضد البرمجيات الخبيثة. |
Toplumla ilgili yaratıcı çözümler için Global bir organizasyon yönetiyorum. | TED | أنا أدير منظمة عالمية للحلول الخلاقة للمشكلات الإجتماعية |
Evet, eğitim Global bir dindir. | TED | حسناً .. ان التعليم ما هو الا ديانة عالمية |
Hayır, imkanı yok, bir adam arıları zevk için öldürüyor diye Global bir sorunu görmezden gelemezsiniz. | Open Subtitles | لا. مستحيل. لا يمكنكما تجاهل مشكلة عالمية |