Hayatımda hiç bu kadar gurur duymamıştım. | Open Subtitles | لم أكن أبدا أكثر فخراً بك أكثر من هذه اللحظة |
Babamla hiç bu kadar gurur duymamıştım. | Open Subtitles | و لم اكن اكثر فخراً بوالدي اطلاقا. |
Sizinle hayatımda hiç bu kadar gurur duymamıştım. | Open Subtitles | لم أكن فخورة بكما كثيراً هكذا في حياتي كلها |
Seni her şeyden çok özlüyorum, ve daha önce seninle bu kadar gurur duymamıştım. | Open Subtitles | أحبك أكثر من أي شيء وأنا فخورة بكِ جداً |
Daha önce hiç iyi adamlardan biri olduğum için bu kadar gurur duymamıştım. | Open Subtitles | أنا ما سبق أن كنت أفخر لكي يكون أحد الرجال الجيدين. |
Xander, lider olabileceğini kanıtladı. Onunla hiç böyle gurur duymamıştım. | Open Subtitles | لقد أثبت (زاندر) قدرته على القيادة لم يكن يوماً أشدّ فخراً به |
Hayatımda birisiyle hiç 1728 01:47:12,240 -- 01:47:14,524 bu kadar gurur duymamıştım. | Open Subtitles | لم يسبق لي أن كنت أكثر فخراً |
Delia, benim güzel kızım seninle hiç bu kadar gurur duymamıştım. | Open Subtitles | ... (ديليا) ... ابنتي العزيزة لم أكن أكثر فخراً |
Sizin hiç bu kadar gurur duymamıştım! | Open Subtitles | رباه، كم أنا فخورة بكما |
Seninle hiç bu kadar gurur duymamıştım. -Dur biraz. | Open Subtitles | أنا لم أكن من قبل فخورة بكِ |
O gece ayakta dikilirken derin bir nefes aldım ve Deah'a bakarak şöyle dedim: "Seninle hiç bu kadar gurur duymamıştım." | TED | واقفين هناك في تلك اليلة أخذت نفسًا عميقًا ونظرت إلى ضياء وقلت له "لم أكن فخورة بك أبدًا أكثر من هذه اللحظة" |
Onlarla hiç bu kadar gurur duymamıştım. | Open Subtitles | لم أكن فخورة بهم هكذا من قبل |
Seninle şu anda olduğumdan daha gurur duymamıştım ve hiç bu kadar sevmemiştim seni. | Open Subtitles | وأنا ما سبق أن كنت أفخر... ولاأحبكأكثر.. مما أحبك الآن في هذه اللحظة. |