"hâlâ da" - Translation from Turkish to Arabic

    • وما زلت
        
    • ولا أزال
        
    • ولا زلت
        
    • ومازلت
        
    • ولازلت
        
    • ما زِلتُ
        
    • ولا يزال
        
    • وما زلتُ
        
    • وما زلنا
        
    • ومازال
        
    • ولا تزال مستمرّة
        
    • ولا زال بوسعي أن
        
    • و مازلت
        
    • وأنا ما زلت
        
    • و لازال
        
    Çocukken annenin takdirini almaya koşullanmışsın Hâlâ da onun takdirini arıyorsun ve dünyadaki her kadını annenin yerine koymuşsun. Open Subtitles حالتك كطفل يحاول الحصول على موافقه من أمه وما زلت تبحث عن موافقه أمنا وأنت تجعل كل امرأة في العالم بديلا لأمي
    Ben de sana bunca zaman boyunca sadık oldum. Hâlâ da öyleyim. Open Subtitles وقد لبثتُ وفيًّا لك طيلة ذلك الزمن، وما زلت.
    Hâlâ da destekleyecek bir şey olduğundan emin değilim ama bir polis olarak her zaman içgüdülerine güvendim. Open Subtitles ولا أزال غير متأكّدة من صلاحيّتها، ولكن لطالما وثقتُ بغريزتكِ كشرطيّة
    İtiraf et, seni o zamanlar korkutuyordum. Hala da korkutuyorum, değil mi? Open Subtitles اعترف بهذا ، لقد أخفتك تلك المرة ولا زلت أخيفك ،أليس كذلك؟
    Şöyle söyleyeyim, her zaman senin için en iyi olanı istedim ve Hala da öyle yapmaya devam ediyorum. Open Subtitles دعينا فقط نقول انني وضعت مصلحتك في قلبي. ومازلت أفعل
    Çünkü ben bu iş için orduya katıldım ve Hâlâ da inancım sürüyor. Open Subtitles لأنها العمل الذي سجلتُ فيه ولازلت اؤمن به
    O zamanlar da 40 yaşında erkeklerle ilgilenmiyordum, sanırım Hâlâ da öyle. Open Subtitles أنا لَمْ أُهتَمّْ ببعمر 40 سنةً رجال ثمّ وأنا أَحْزرُ ما زِلتُ لَستُ.
    Biri benim yatağımda da yatmış. Hâlâ da yatakta. Ne? Open Subtitles شخص ما كان ينام في فراشي أيضاً، ولا يزال هناك.
    Hâlâ da var. Kalıyorum o yüzden. Bu konuda daha fazla konuşmayacağız. Open Subtitles وما زلت تحتاج مُساعدتي لهذا سأبقى معك وسنعمل على هذا معًا
    Güvenli bir yer mi diye bakmak istedim. Hâlâ da emin değilim. Open Subtitles وددت التأكد من كونه آمنًا، وما زلت غير موقنة.
    Daha da kötüsünü hak ediyordum. - Hâlâ da öyle. Open Subtitles كنت أستحق ما هو أسوأ وما زلت أستحقه
    Tabii. Eskiden sürekli dinlerdim. Hâlâ da öyle. Open Subtitles نعم، بالطبع، اعتدتُ تشغيلها كثيرًا، ولا أزال
    Senin için en iyi olanı istedim. Hâlâ da bunu istiyorum. Open Subtitles -لم أبغي إلّا ما هو خير لكَ، ولا أزال
    Kheb'deki rahip de söyledi bunu bana. O zaman ne manaya geldiğini anlamadım, Hala da bilmiyorum. Open Subtitles الرااهب في خب أخبرني ذلك لا أعرف ماذا قصد حينها ولا زلت لا أعلم
    Buna Hala da inanıyorum, ...ama senin de burada bulunma nedenini unutmaman ve bu konu hakkında endişelenmemen gerek, ...zira artık yapabileceğin bir şey yok! Open Subtitles ومازلت أعتقد ذلك لكن فقط اذا قمت بما عليك فعله هنا وتوقفت عن القلق بشيء
    Onu neden istiyorlardı bilmiyordum, Hâlâ da bilmiyorum ve umurumda değil. Open Subtitles لم أكن أعلم ماذا كانوا يريدون منها ولازلت لا أعلم ولا أبالي
    Duruşmada kendimden emindim, Hâlâ da eminim. Open Subtitles أنا كُنْتُ واثقَ في المحاكمةِ. ما زِلتُ واثقَ.
    Evsiz bir çocuğun sokaktan kurtulup bir yatağa kavuşması için bir yer yoktu ve Hâlâ da yok. TED لم يوجد ولا يزال لا يوجد أي مكان للقاصر المتشرد ليترك الشارع ويحظى بسرير.
    Hayır, hiç birşey bilmiyordum, Hala da bilmiyorum, ama size söz veriyorum, ne olduğunu bulacağım. Open Subtitles لا لم أكن أعلم وما زلتُ لا أعلم ذلك ولكني أعدكم أني سأكتشف الأمر
    Bu şehrin ona ihtiyacı olduğunun farkındaydı. Hâlâ da ihtiyacımız var. Open Subtitles علم أنّ هذه المدينة كانت بحاجة إليه، وما زلنا نحتاجه.
    Hâlâ da yaşamaya devam ediyorum, elbette. Open Subtitles ومازال لدي , بالطبع
    Evet, kesinlikle öyleydi Hâlâ da öyle. Open Subtitles نعم، بلا ريب كذلك ولا تزال مستمرّة.
    Hâlâ da uçan kuşu gözünden vururum. Open Subtitles أجل ولا زال بوسعي أن أصيب بها عين طائراً يحلق
    Hâlâ da sensin. Open Subtitles رجل يي سول ذو الـ عشرون ثانية، هو أنت تاي سان و مازلت كذلك.
    Bunu anla. Asla borçlu değildim ve Hâlâ da değilim. Open Subtitles إفهم ذلك أنا أبدا لا عندي وأنا ما زلت لا
    - Vardı, Hâlâ da var! Open Subtitles - اجل كان كذلك و لازال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more