Bu arada, Dünyanın dört bir yanındaki hackleme yarışlarını inceledim. | Open Subtitles | أنا بحثت فى كل القرصنة المنافسة في جميع أنحاء العالم، |
Hani bahsetmeni istemediğim hackleme becerilerin vardı ya... | Open Subtitles | هل تعرفين مهارات القرصنة تلك التي اطلب منكِ أن لا تتكلمي عنها؟ |
Bunu onun bilgisayarına tak, bu kodu yaz, ve hackleme yetenekleri anında sonlandırılacaktır. | Open Subtitles | مجرد سد هذه إلى جهاز الكمبيوتر الخاص بها، نوع في هذا الرمز، وقدرات القرصنة لها سيتم تحييد الفور. |
hackleme olayı yüzünden İletişim Bakanlığı konusunda endişe duyuyorum. | Open Subtitles | لقد كنت قلقًا من أن تحبط معنويات الفريق خصوصًا بعد حادثة الإختراق التي حدثت، ولهذا جئت إلى هنا |
Bu hackleme olayı Tanrı'dan gelen bir işaret. | Open Subtitles | لو للأمر منفعة، هذا الإختراق كان إشارة من الرب. |
İnsansız hava aracı hackleme programının pazarda ne kadar edeceğini fark etti. | Open Subtitles | أدرك كمْ سيكون قيّماً برنامج إختراق الطائرات بدون طيّار في السوق الحرّة. |
Ajay, hadi ama adamım. Bu hackleme işi kontrolden çıkmaya başladı. | Open Subtitles | آي جيه اختراق المواقع هذا خطير قد تقع في مشاكل كبيرة |
Bana saldırdığından sonra hackleme kabiliyetim analogdan dijitale yükseldi. | Open Subtitles | بعد أن هاجمني، انتقلت مهارتي في الاختراق من التناظري إلى الرقمي. |
- Peki uzman görüşünüze göre bu hackleme aleti seçimlerde kullanıldı mı? | Open Subtitles | كان هذا الجهاز القرصنة المستخدمة في هذه الانتخابات؟ |
Evet, bu hackleme aletinin yazılım bilgilerini gösteren bir çıktı. | Open Subtitles | نعم، أم، وهذا هو نسخة مطبوعة من المواصفات البرمجيات على الجهاز القرصنة. |
hackleme aygıtının 2012'den beri geçersiz olduğuna dair verdiğiniz ifadeyi değiştirmek istiyor musunuz? | Open Subtitles | هل يهمك تعديل شهادة السابقة الخاصة بك أن الأجهزة القرصنة وهاجعة منذ عام 2012؟ |
Alicia'nın bu hackleme aygıtıyla hiçbir alakası yok. | Open Subtitles | كان أليسيا للقيام مع الأجهزة القرصنة شيئا. |
hackleme aslında şakalardan ortaya çıktı. | Open Subtitles | القرصنة نَشأت كالدعابات و المزح. |
Bruce'un beynini hackleme işi ne alemde? | Open Subtitles | كيف انها القرصنة الدماغ بروس ذاهب؟ |
- Yazılımdaki gömülü koda bakacak olursak hackleme olayının arkasındaki her kim ise şirketin iç yapısını gayet iyi biliyordu. | Open Subtitles | وفقاً للمسارات المكتوبة في البرمجيّات الخبيثة، كائناً من كان من يقبع وراء هذا الإختراق لديه معرفة واسعة بتصميم الشركة الداخلي. |
Geçen Mart ayında oy makinalarının hackleme olayını oganize eden adam, ...Frank Landau'nun eski maşası. | Open Subtitles | الرجل الذي رتب الإختراق من آلات التصويت في مارس الماضي، انه هو ألعوبة القديمة من فرانك لانداو. |
- Ama hackleme ile Peter'in hiçbir ilgisi yok. | Open Subtitles | كان لكن بيتر علاقة مع الإختراق لا شيء. نعم، فعل. |
Diyorsunuz ki, hackleme olayı şirket içinden gerçekleşti. | Open Subtitles | وأن أحدا لن يلاحظوا ذلك. لذلك، أنت تقول الإختراق جاء من داخل الشركة؟ |
Şu telefon hackleme işinde bana yardım ettiğin için tekrar teşekkürler. Ne? | Open Subtitles | شكراً لك مرة آخرى في مساعدتي في آمر إختراق الهاتف ذاك |
Öyle, efendim. Bu tamamen farklı bir hackleme öyle ki, biri hâlâ devam ediyor. | Open Subtitles | لا سيدي هذا اختراق مختلف تماما,اختراق ما زال يتلقى البث |
hackleme dünyası Vahşi Batı'ya benzer, ...siz de kendi kendini tayin eden şerif konumundasınız. | Open Subtitles | عالم الاختراق يشبه عالمنا الغربي المتوحش سابقاً وأنت من أخترت أن تكون عميد ذلك |