"hak etmiyorlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا يستحقون
        
    • لايستحقون
        
    • لا يستحقان
        
    • لا يستحقونك
        
    • لا يستحقّان
        
    • لا يستحقّون
        
    • يستحقون أن
        
    • ألا يستحقون
        
    Ne çocuklar, ne de taraftarlar bunu hak etmiyorlar. Open Subtitles للقدرات الرائعة التدريبية لجرانت تايلور .اٌنظر, الاولاد لايستحقون ذلك .المشجعين لا يستحقون ذلك
    Eğer onun hattını dinlemiyorlarsa, Beni yakalamayı hak etmiyorlar demektir. Open Subtitles عاملي الكبير بالسن إن لم يتنصتوا على خطه فإنهم لا يستحقون أن يمسكوني
    Öbürleri bize göz kirpti diye kapinin önüne konmayi hak etmiyorlar. Open Subtitles يدفعون فواتيرهم في وقتها لا يستحقون أن يكونوا خارج الباب لغمزة من الأمريكية
    Emin olun Baron, bu ikisi sizin paranızı hak etmiyorlar. Open Subtitles اقسم لك يا بارون هذان الاثنان لا يستحقان ان تدفع من اجلهما شيئا
    Seni hak etmiyorlar. Open Subtitles انهم لا يستحقونك
    Bunu hak etmiyorlar. Kaçmalarını biz söyledik! Open Subtitles إنّهما لا يستحقّان ذلك لقد أخبرناهما بالهرب!
    Herkül ve Medusa iyi insanlar ve oyunlarının bir parçası olmayı hak etmiyorlar. Open Subtitles (هرقلُ) و (ميدوسا) أُناسٌ طيّبون و لا يستحقّون أنْ يكونوا جزءاً من ألاعيبكِ
    Bok gibi davranıyorsun ve onlar öyle davranılmayı hak etmiyorlar, tamam mı? Open Subtitles . تعاملهم كحثالة ولا يستحقون أن يعاملوا بمثل هذه الطريقة ، حسناً؟
    Benim adamlarımla aynı sahada olmayı hak etmiyorlar. Open Subtitles إنّهم لا يستحقون أن يكونوا على نفس البساط مع لاعبيّ
    Ne çocuklar, ne de taraftarlar bunu hak etmiyorlar. Open Subtitles انظر، الأطفال لا يستحقون ذلك الجماهير لا يستحقون ذلك
    Biliyorsun bu insanlar, sadakatini hak etmiyorlar. Bundan daha iyi biri olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles أتعلمين ، اولئكَ النّاس لا يستحقون ولائك، أظنّكِ أفضل من ذلك.
    Bazı insanlar yaşamayı hak etmiyorlar. Open Subtitles بعض الناس لا يستحقون أن يكونوا على قيد الحياة.
    Bu akşam onlara vermeyi planladığınız bu cezayı kesin suretle hak etmiyorlar. Open Subtitles إنّهم لا يستحقون هذا العقاب الذي تخططون له اليوم
    Eğer aileler çocukları için yeterince dövüşemiyorsa çocukları hak etmiyorlar demektir. Open Subtitles إذا لم يكن الوالدان قادران على القتال من أجلهم فهم لا يستحقون أطفالهم
    Kızı tanıyorum. Annesini tanıyorum. Bu insanlar bunu hak etmiyorlar. Open Subtitles أعرف الفتاة، أعرف أمها هؤلاء الناس لا يستحقون هذا
    Acosta'nın çocuklarından bazıları ve karısı bu işe bulaşmayı hak etmiyorlar. Open Subtitles بعض أولاد آل أكوستا و زوجاتهم، لا يستحقون بأن يكونوا وسط هذا.
    - Onlar ölmeyi hak etmiyorlar. Open Subtitles لا يستحقون الموت .ـ أنت قلت بأنك تريدهم موتى
    - Benim gibi hizmetçiler mahremiyeti hak etmiyorlar nasıl olsa. Open Subtitles - الخدم أمثالي لايستحقون الخصوصية على كل حال
    Tanrı biliyor o ikisi talihlerini hak etmiyorlar. Open Subtitles يعلم الله أنهما لا يستحقان مايحدث لهما, هذين الاثنين
    Seni hak etmiyorlar. Open Subtitles إنهم لا يستحقونك
    Hayır. Onlar da ölmeyi hak etmiyorlar. Open Subtitles {\pos(190,200)}لا، فهما لا يستحقّان الموت أيضاً
    Bu yarışmayı kazanmayı hak etmiyorlar mı? Open Subtitles ألا يستحقون الفرصة كى يفوزوا بهذه المسابقة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more