Burada olmayı hak ettiğimizi kanıtlayamazsak. Olamayız. | Open Subtitles | نحن لم نثبت بأنّنا نستحق أنّ نكون هنا لن نكون كذلكك. |
Dolandırılmayı hak ettiğimizi sanmıyorum ama beleşe çalışanlar üzerinden tonlarca para kazanmanın her zaman sorunlara neden olacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | نحن لا نستحق الغدر، لكن الاغتناء على ظهر الفقراء سيتسبب دائماً في المشاكل |
Tanrı'nın yanında bir yer hak ettiğimizi kanıtlamamızı sağlıyor. | Open Subtitles | لكنه يسمح لنا ان نتبين .اننا نستحق مكانا مع الله |
hak ettiğimizi yakında alacağız. | Open Subtitles | سوف نحصل على ما نستحقه قريباً جداً |
hak ettiğimizi bulduk. | Open Subtitles | حصلنا على ما نستحقه |
Bunu hak ettiğimizi düşünmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | أودُّ التفكير أننا استحققنا هذا. |
Bence haklısın, Siobhan. Bir molayı hak ettiğimizi düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنك محقة (شوفان) أعتقد أننا استحققنا استراحة |
Neden bunu hak ettiğimizi düşünüyor anlamıyorum. | Open Subtitles | لا زلت لا أفهم كيف يعتقد أننا نستحق ذلك؟ |
Benim yaymaya değer fikrim: Birçok insan, insanların doğal olarak neyin doğru neyin yanlış olduğunu, adalet ile adaletsizlik arasındaki farkı, neyi hak ettiğimizi ve neyi hak etmediğimizi bildiğini sanıyor. | TED | إذن هذه فكرتي التي تستحق النشر: الكثيرون يعتقدون أن الإنسان بطبيعته يفرق بين الخطأ والصواب، ويفرّق بين العدل والظلم، وبين ما نستحق وما لا نستحق. |
Brett ve ben, eşit pay hak ettiğimizi düşünüyoruz. | Open Subtitles | رت وانا نعتقد اننا نستحق حصصا كاملة |
Lanetli olmayı ve öyle kalmayı hak ettiğimizi söyledi. | Open Subtitles | قال إننا نستحق تلك اللعنة ونظل بها |
Geçirdiğimiz günden sonra atıştırmalıktan daha iyi bir şeyi hak ettiğimizi düşündüm. | Open Subtitles | -بعد اليوم الذي قضيناه .. فكرت باننا نستحق طعام أفضل من طعام خارجي. |
Bir patron molası hak ettiğimizi söyleyebilirim. | Open Subtitles | أنا رأيي أننا نستحق إجازة كبيرة |
Mesela bir ödül hak ettiğimizi düşündüğümüzde. | Open Subtitles | مثل إعتقاد أننا نستحق جائزة |
Bir açıklamayı hak ettiğimizi düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقد أننا نستحق تفسيراً؟ |
- Olsun, hak ettiğimizi alacağız. | Open Subtitles | فليكن. لأنّنا نستحق ذلك. |
hak ettiğimizi bulduk. | Open Subtitles | حصلنا على ما نستحقه |
hak ettiğimizi sandığımız aşkı kabulleniriz. | Open Subtitles | نحن نوافق على حُب ما نستحقه. |