| Kendi vücudumuz üstünde hakkımız yok demektir. | TED | هو مثل القول بأننا ليس لدينا الحق في أجسامنا. |
| Ama onurlu bir yuvarlak masa şövalyesinin sözünden süphe etmeye hiç hakkımız yok. | Open Subtitles | لكن ليس لدينا الحق فى التشكيك فى شرف فارسآ موثوقآ به لأجل كلمه من مرافقآ |
| Bu ülkede olup biteni görmeye hakkımız yok mu? | Open Subtitles | لماذا لا يحق لنا المشاهدة؟ ما يحل بهذه الدولة؟ |
| Pasta yeme hakkımız yok bizim. | Open Subtitles | لا يحق لنا تناول الكيك |
| Kendi mutluluğumuz uğruna onları üzmeye hiç hakkımız yok. | Open Subtitles | ليس لنا الحقّ لجعلهم يعيشوا فى الحزن من أجل سعادتنا |
| Seni bilgilendirdiğim için kusura bakma, ama geri çevirme hakkımız yok. | Open Subtitles | . يؤسفني أن أُعلمك ولكننا ليس لدينا حق الرفض |
| Hile yapmadığı ve adam öldürmediği sürece... onu kasabadan atmaya hakkımız yok. | Open Subtitles | مادام لا يغش و لا يقتل فليس من حقنا أن نخرجه من البلدة |
| Hilda, iyi bir his olmayabilir, ama babamın Elena'yla birlikte olmasını engellemeye hakkımız yok. | Open Subtitles | لكن.. ليس لدينا الحق بإيقاف والدي من رغبته بالوجود مع "إلينا" بلى، لدينا.. |
| Bu adamı burada tutmaya hakkımız yok. | Open Subtitles | ليس لدينا الحق في حجز هذا الرجل |
| Hiçbir bayramı kutlama hakkımız yok. | Open Subtitles | ليس لدينا الحق للاحتفال أي مهرجان. |
| Cesedi izinsiz bir şekilde almaya hakkımız yok. | Open Subtitles | ليس لدينا الحق فى أن نأخذ جثة بدون إذن |
| "Hiç hakkımız yok." demişsin. | Open Subtitles | لماذا؟ تقول ليس لدينا الحق |
| Tutmak için hiçbir yasal hakkımız yok. Shawn! | Open Subtitles | ليس لدينا الحق فى إبقائهم |
| Oy hakkımız yok. | Open Subtitles | لا يحق لنا التصويت |
| - Olduğu kişiyi değiştirme hakkımız yok. - Ashildr... | Open Subtitles | لا يحق لنا تغيير من كانت - ..."أشيلدا" - |
| Kendi mutluluğumuz uğruna onları üzmeye hiç hakkımız yok. | Open Subtitles | ليس لنا الحقّ في أن نتسبب فى حزنهم من أجل سعادتنا |
| Yine de biraz da olsa mahremiyet hakkımız yok mu? | Open Subtitles | ولكن أليس لدينا حق لبعض الخصوصية هنا؟ |
| Yani,eğer Lois model olmak istiyorsa... onu engellemeye hakkımız yok. | Open Subtitles | أعني ، إذا (لويس) تريد أن تكون عارضة ليس لدينا حق في إيقافها |
| Fakat eminim ki, mutluluğu ümit etmeye hakkımız yok. | Open Subtitles | لكن.. مؤكد بأنه ليس من حقنا أن نتوقع السعادة |