| Evet ben de halüsinasyonlar hakkında konuşacağım. Ve hastalarım arasında gördüğüm bir çeşit görsel halüsinasyondan bahsedeceğim. | TED | لذلك ساتحدث عن الهلوسة و نوع محدد من الهلوسة البصرية وهو نوع أراه بين مرضاي |
| Davranış değişiklikleri şunları içerebilir: sanrılar, halüsinasyonlar, gaipten sesler duyma..." | Open Subtitles | التغير في السلوك قد يتضمن التالي الوهم , الهلوسة, سماع أشياء غير موجودة |
| Eğer bu doğruysa, o parazit yüzünden halüsinasyonlar görmüş olabiliriz. | Open Subtitles | اذا هذا صحيح, نحن ربما امام هلوسة يسببها الايرجوت. |
| Sizi ameliyata almazsam bu halüsinasyonlar daha sık ve yoğun bir hâl alacak. | Open Subtitles | إلا لو سمحت لي بتلك العمليه تلك الهلوسات ستصبح أكثر رعباً وأكثر جنون |
| ÖLÜM İLANI ANNA MORGAN, 44, ÖDÜLLÜ AT YETİŞTİRİCİSİ ...atlamış olmalı halüsinasyonlar görüyordu... | Open Subtitles | آنا مورجان الفائزة بجائزة أحسن مربية خيول ربما قفزت , آنا كانت تعاني من هلوسات |
| Ölçümler ile halüsinasyonlar arasında bir bağlantı var. | Open Subtitles | أظن ، بأنه هناك صلة بين القراءات ، و الهلاوس |
| Bulanık görme, paranoya, işitsel halüsinasyonlar ne yazık ki, kokain bağımlılığının belgelenmiş uzun süreli yan etkileridir. | Open Subtitles | رؤية مشوّشة، وذعر, الهلوسة السمعيّة، لسوء الحظ، كل هذا موثّق كتأثيرات جانبيّة طويلة المدى، لسوء إدمان الكوكايين |
| halüsinasyonlar, bayılmalar hatta hiperaktif déjà-vu durumları söz konusu oldu. | Open Subtitles | الهلوسة, الإغماءات, بل ومعاناة مع سبق رؤية نشاط زائد في حالات الـ |
| Onda halüsinasyonlar yaratıp, etkiye açık hâle getirmeye çalıştınız. | Open Subtitles | أردت أن تعزز في نفسها الهلوسة لتجعلها عرضة للاقتراح |
| İyileştirmenin sonucunda halüsinasyonlar görebilirsin. | Open Subtitles | الهلوسة يمكن أن تكون أحد الأثار الجانبية للشفاء ، هل ذكرت أنا ذلك ؟ |
| Bu taramanın tamamlanmamasının nedeni hastanın acı çekmesiymiş... resim esnasında geçici halüsinasyonlar görmüş.. | Open Subtitles | وكتب فني أنّ هذا المسح قد أعيد بنائه لأن المريض قد عانى.. هلوسة مؤقتة أثناء إلتقاط الصور |
| Şu anda gördüklerimiz o ilacın sebep olduğu halüsinasyonlar sadece. | Open Subtitles | ما نراه الآن هلوسة سببها ذلك المخدّر فقط |
| Tamam Buckthorn'dan kaynaklanan halüsinasyonlar mıdır bilmem ama bu biraz öpüşme öncesi an gibi oldu. | Open Subtitles | حسنا ، لا اعرف .. ان كان من هلوسة المشروب لكن تلك كانت اشارة جادة جداً |
| Bu halüsinasyonlar birden belirip, dakikalarca sürebiliyor ve aralıklarla yıllar boyu devam edebiliyorlar. | TED | تظهر هذه الهلوسات فجأةً، وقد تستمر لبضع دقائق أو تتكرر لسنوات. |
| İşitsel halüsinasyonlar, hayaller ya da duygusal baskılar yüzünden. | Open Subtitles | بسب الهلوسات السمعية والأوهام والصدمات العاطفية |
| Peki, eğer halüsinasyonlar görüyorsan gidip bir doktora görünmen gerekmez mi? | Open Subtitles | حسن، إن كانت تراودك هلوسات ألا تعتقد أنه عليك رؤية طبيب ما؟ |
| Vay.Hafızanın geri kazanımına bağIı Duyumsal ve hissel halüsinasyonlar | Open Subtitles | عجباً، هلوسات سمعيَّـة وحسيَّـة، مرتبطة مع استرجاع الذاكرة. |
| Vurulduğun sıralarda halüsinasyonlar görüyordun. Isabella figürü. | Open Subtitles | تماما خلال وقت إطلاق النار , كانت لديك بعض الهلاوس عن إيزابيلا الخيالية تلك |
| Yanılsamalar ve halüsinasyonlar bu hastalığın en belirgin işaretleri. | TED | الأوهام والهلوسة هي السمات المميزة للمرض. |
| Fakat bir de halüsinasyonlar var. | TED | ولكن هناك ايضا ما يدعى بالهلوسة |
| 2 yıl sonra sanrılar ve halüsinasyonlar sebebiyle görevden alınmış. | Open Subtitles | تم تسريحه من الخدمة بعد سنتين بسبب تقارير عن هلاوس و تخيلات |
| Paranoya, aldanma, büyük ihtimalle tamamen uydurma halüsinasyonlar. | Open Subtitles | جنون الإرتياب، الأوهام و من الممكن حتى هذيان كامل |
| Ayrıca bu vakada halüsinasyonlar bile olabilir. | Open Subtitles | في هذه الحالة ، ربما التنويم المغناطيسي يسبب الهلوسه |
| Peki üç yıl önce... eski kocam halüsinasyonlar gördü ve kendini öldürmeye çalıştı. | Open Subtitles | حسناً، قبل 3 سنوات، ، زوجي السابق مرّ بعدة تجارب وهي أوهام شديدة وحاول أن ينتحر. |
| Artık uyuyamıyorum. halüsinasyonlar görüyorum. | Open Subtitles | أنا لم أعد أنام وبدأت تواتيني تلك التوهمات |
| Fakat bazen halüsinasyon görüp görmediğinden emin olamıyordu. Çünkü halüsinasyonlar gerçeğe çok yakındırlar. | TED | ولكن في بعض الاحيان لم يكن و اثقاً إن كان يهيأ له أم لا. لأن التهيؤات كانت تتماشى مع الواقع وفي سياق ما يراه |
| halüsinasyonlar görüyorum. | Open Subtitles | وأمر بهلاوس |