"hamile bir kadın" - Translation from Turkish to Arabic

    • امرأة حبلى
        
    • امرأة حامل
        
    • سيدة حامل
        
    • إمرأة حامل
        
    • إمرأة حبلى
        
    • المرأة الحامل
        
    - Ben yatağımda yatarken hamile bir kadın ve oğlu yerde mi yatacak yani? - Burası senin evin. Open Subtitles امرأة حبلى وطفل يناموا على الأرض، بينما احتفظ أنا بفراشي لنفسي؟
    İzninizle çıkalım. Aşağıda evli olmayan hamile bir kadın var. Open Subtitles أخرجونا، معنا امرأة حبلى غير متزوجة.
    Önümüzdeki trende hamile bir kadın var ve şu anda doğum yapıyor. Open Subtitles القطار الذي أمامنا يحمل على متنه امرأة حامل وهي على وشك الولادة
    Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde hamile bir kadın düşünün. Kontrole gitmek için en yakın doğum kliniğine 17 saat yürümek zorunda. TED تخيلوا امرأة حامل في جمهورية الكونغو الديمقراطية، تضطر للمشي 17 ساعة لأقرب عيادة ما قبل الولادة ريفية للحصول على فحوصات.
    Lütfen millet, burada hamile bir kadın var. Open Subtitles يا جماعة، من فضلكم، لدينا سيدة حامل هنا. هل نستطيع أن نسرع؟
    O da aynı, eğer burada hamile bir kadın olacaksa asansör doğumu olsun isterim. Open Subtitles و لكنه كان بلا جدوى لأنه إذا كنت ستجعل إمرأة حامل فيه سأقول أنه يجب عليها أيضا أن تلد في مصعد أو فلتلغي الأمر
    Eğer hamile bir kadın görürsem... gözlerim yorulana kadar... ağlıyacaktım. Open Subtitles إذا رأيت إمرأة حبلى حتى أبكي حتى تود عيوني السقوط
    O kadar büyük ve ağırdı ki, hamile bir kadın ya da yaşlı biri zor taşırdı. Open Subtitles كبيرة و ثقيلة حتى المرأة الحامل او الأشخاص العجائز لا يمكنهم حملها.
    ve ne zaman hamile bir kadın görsem, sadece... Open Subtitles ومنذ ذلك الحين كلما رأيت ...امرأة حبلى
    hamile bir kadın, adı-- Open Subtitles " امرأة حبلى بإسم.."
    hamile bir kadın vardı... Open Subtitles هناك امرأة حبلى ... قادمة
    Malavi'de hamile bir kadın ya evde doğum yapıyor ya da en yakındaki kliniğe uzun bir yolculuk yapması gerekiyor. TED امرأة حامل في ملاوي إما أن تلد في المنزل، أو أنه يجب السير رحلة طويلة حقا إلى أقرب عيادة.
    Bu yüzden bana baktığınızda gördüğünüz tek şey... hamile bir kadın. Open Subtitles وذلك لأنني حامل لذا حين تنظرون إلي لا ترون سوى امرأة حامل
    Üst üste 3 gündür, ... saatin altında hamile bir kadın var. Open Subtitles ،مرارًا وتكرارًا على ثلاثة أيام امرأة حامل تحت الساعة
    hamile bir kadın için hiç fena değil. Open Subtitles ليس سيء على سيدة حامل أليس كذلك ؟
    hamile bir kadın var, Londra'dan gelen. Open Subtitles هناك سيدة حامل من "لندن"
    Tekrar ve tekrar... arka fossayı açmak... hamile bir kadın için riskli. Open Subtitles مراراً وتكراراً؟ الحفر الخلفي لتخفيف الضغط هذا خطير على إمرأة حامل
    Ve burada hamile bir kadın ile birlikleyim kendisi HIV pozitif ve biz gülümsüyoruz, ikimiz de, çünkü güveniyoruz çünkü biliyoruz ki o genç kadın tedavi görüyor böylece ömrü uzayabilecek ve doğurmak üzere olduğu bebeğine bakabilecek. TED وهنا انا مع إمرأة حبلى وهي حاملة لفيروس نقص المناعة المكتسبة وهي تبتسم .. كلانا يبتسم .. لاننا واثقون جدا ولأن هذه الام الشابة تتلقى العلاج الملائم والذي سيمد في عمرها لكي تهتم بصغيرتها التي سوف تلدها قريباً
    hamile bir kadın doğmamış çocuğunun yüzünü rüyasında görebilirmiş. Open Subtitles سمعتُ ذات مرّة أنّ المرأة الحامل قد ترى وجه جنينها في أحلامها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more