"hareket etmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • التحرك
        
    • أن نتحرك
        
    • ان نتحرك
        
    • أن نتصرف
        
    Daha hızlı hareket etmek, hesaplamaların yapılması ve daha güvenli alanlar için askeri ordunun avantajlarından faydanılmalı. TED قصد الاستفادة من قدرة الجيش على التحرك بسرعة والعمل وتأمين المناطق.
    Yapay zekânın işi hızlı hareket etmek. TED كانت مهمة الذكاء الاصطناعي هذه هي التحرك بسرعة.
    Yolu tam olarak görebilmek için yavaş hareket etmek gerekir. Open Subtitles قيمة التحرك ببطء هي أنه يمكنني دائماً أن أرى بوضوح الطريق الذي سأسلكه
    Hızlı hareket etmek zorundayız. Konuklar her an burada olabilir. Open Subtitles يجب أن نتحرك بسرعه ربما يكون هنا في أي دقيقه
    Dostlarınız hayatta, ancak çabuk hareket etmek zorundayız. Open Subtitles نعم. أصدقائك على قيد الحياة، لكن علينا أن نتحرك بسرعة.
    - Sanırım şoka girmiş. - O hâlde hızlı hareket etmek zorundayız. Open Subtitles اعتقد انه فى غيبوبة حسنا يجب علينا ان نتحرك بسرعة يجب علينا ان
    Bütün istediğimiz, sonuçta bize en az zararlı olacak şekilde hareket etmek. Open Subtitles كلّ ما نريده هو أن نتصرف بطريقة تسبب لنا أقلّ الأضرار في النهاية
    Bunu fark edince hızlı hareket etmek zorunda kaldı. Seni buraya getirmek zorundaydı. Open Subtitles وحين لاحظ هذا، كان عليه التحرك بسرعة وجلبك إلى هنا
    Bence buradaki ana fikir hareket etmek. Open Subtitles أعتقد أن الأمر الأساسي بهذه اللعبة هو التحرك
    Dikkatle hareket etmek şu an çok zor ama doğrusu bu. Open Subtitles التحرك بحذر هو الطريق الوعر ولكنه الطريق الصواب
    Hızlı hareket etmek zorundasın. Gir ve çık, bir günden fazla sürmesin. Open Subtitles سيكون عليك التحرك بسرعة، لن أعطيك يوم آخر.
    Herkes onu ararken hareket etmek zor olacak. Open Subtitles لن يكون من السهل عليه التحرك بما ان الجميع يبحثون عنه
    Yoruldunuz, biliyorum ama hareket etmek zorundayız. Open Subtitles ،أعلم أنكم حاولتم لكن يجب أن نواصل التحرك
    Bu tür meselelerde insanlara hakettikleri... güvenceyi vermek için hızlı hareket etmek en iyisidir. Open Subtitles من الأفضل التحرك بسرعة في هذه المسائل لإعطاء الشعب الطمأنينة التي يستحقونها
    Bu konuda hızlı hareket etmek isterler. Open Subtitles إنهم يودون حقاً أن نتحرك في هذا الأمر سريعاً
    Pekâlâ, takım çok hızlı hareket etmek zorundayız çünkü yakında güneş batacak ve bizim o Hızlı sokucu liderini dışarı çıkarmamız gerekiyor. Open Subtitles حسنا، رفاق علينا أن نتحرك بسرعة لأنه غروب الشمس سيكون في وقت قريب نحن بحاجة جذب هذا الستياغر من هناك
    Tamı tamına aynı hızda ve saniyesi saniyesine aynı anda hareket etmek zorundayız yoksa üç kat aşağı düşeriz. Open Subtitles الآن، علينا أن نتحرك بالضبط في نفس السرعة، في نفس الوقت بالضبط، أو نقع ثلاث قصص.
    Hızlı hareket etmek zorundayız ve bana güvenmek zorundasın. Open Subtitles يجب علينا ان نتحرك بسرعة وأحتاجكِ بأن تثقي بي
    O halde çabuk hareket etmek zorundayız. Open Subtitles .اذن فعلينا ان نتحرك بسرعه
    Şimdi bildiklerimize göre hareket etmek zorundayız. Open Subtitles الآ، يجب أن نتصرف بما أننا نعرف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more