Tom, Harika bir iş başardın. Seninle çalıştığım için gururluyum. | Open Subtitles | توم ، لقد قمت بعمل عظيم لقد كنت فخورا بالعمل معك |
Siz çocuklar Harika bir iş çıkartmışsınız bunlar gerçekten..... | Open Subtitles | اليوم جميعكم قمتم بعمل عظيم .. جميعهم يبدون رائعين |
Kadın: Çok genç de olsalar Harika bir iş çıkardılar. | TED | امرأة:مع أنهم لا زالوا صغاراً, إلا أنهم قاموا بعمل جيد. |
- Evet, yayın konusunda Harika bir iş çıkardığını söylemişti. | Open Subtitles | أجل, كلا, قال بأنه ظن أنكِ قمت بعمل مذهل بتغطية |
Portakal dilimlerken Harika bir iş becermişti. | Open Subtitles | لقد قام بعمل ممتاز لقد قام بتوزيع الشرائح البرتقالية. |
Bir cerrahi ekibinin başındasınız ve Harika bir iş çıkarıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تدير الطاقم الجراحي، وأنت تقوم بعمل رائع في ذلك. |
Sevgili dostum, seni tebrik etmek istiyorum. Harika bir iş çıkarmışsın. | Open Subtitles | يا عزيزى اريد ان اهنئك يالة من عمل رائع الذى فعلتة |
Ve anlattın. Rosie, Harika bir iş çıkardın. | Open Subtitles | وفعلت ذلك في الحقيقة، روزي، أنت قمت بعمل عظيم |
Neden? Harika bir iş yapıyorsun. | Open Subtitles | أنت تقوم بعمل عظيم أَعني، أنت لا تستطيع فقط أن تمر بالإنتصارات والخسائر |
Neden? Harika bir iş yapıyorsun. Sadece galibiyet ve mağlubiyetlere göre davranamazsın. | Open Subtitles | أنت تقوم بعمل عظيم أَعني، أنت لا تستطيع فقط أن تمر بالإنتصارات والخسائر |
Tom, Harika bir iş başardın. Seninle çalışmaktan gurur duydum. | Open Subtitles | توم ، لقد قمت بعمل عظيم لقد كنت فخورا بالعمل معك |
Beni buraya davet edene kadar Harika bir iş yapıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أقوم بعمل جيد لعين لغاية دعوتك لي بالقدوم إلى هنا |
Harika bir iş çıkardığını söylemek istiyorum evlat. | Open Subtitles | عندما بدأ يسيطر على الوضع على أي حال أردت فقط أن أقول لك ذلك أعتقد بأنك تقوم بعمل جيد يا بني |
Harika bir iş çıkardığını söylemek istedim. Beni dinlemeye devam edersen büyük bir yıldız olacaksın. | Open Subtitles | أردت فقط أن أتصل لأخبرك بأنك تقومين بعمل جيد واذا استمريتِ بالانصات إلي ستصبحين نجمة كبيرة |
Harika bir iş çıkardın ve bu siciline yansıyacak. | Open Subtitles | لقد قمت بعمل مذهل وسوف ينعكس ذلك في سجلك |
Bu operasyonun merkezindesin. Hak ettiğin ödüle mazhar olmayabilirsin ancak, Harika bir iş çıkarıyorsun, bizi bundan kurtarabilecek yegâne kişi sensin. | Open Subtitles | أنتِ محور تلك العملية، لربما لا تحصلين على ما تستحقين، ولكنكِ تقومين بعمل مذهل.. |
Bence görevlimiz Harika bir iş çıkartmıştı. | Open Subtitles | ظننت أن الحانوتي قام بعمل مذهل |
İtiraf etmeliyim Reese, Harika bir iş çıkarıyorsun Çok etkilendim. Sağol. | Open Subtitles | -علي أن أخبرك أنت تقوم بعمل ممتاز أنا متأثر فعلاً |
Ve genellikle yolda neye dikkat edeceğimizi bulup seçme konusunda da Harika bir iş çıkarıyoruz. | TED | و في الواقع نحن نقوم بعمل رائع انتقاء و اختيار اين نكون على الطريق |
Eğer bu doğru olsaydı, ülkede sağa sola gidip insanların bahçelerini toprakla dolduran kamyonlar olurdu, Harika bir iş imkanı. | TED | والأن، إذا كان ذلك صحيح، سيكون لدينا شاحنات تجوب أرجاء الدولة، تملأ حدائق الأشخاص بالتربة، سيكون عمل رائع. |
Billy mükemmeldi. Harika bir iş çıkardınız, Bayan Loomis. | Open Subtitles | "بيلي" كان ممتازاً لقد قمتِ بعملٍ رائع, سيدة "لوميس" |
Geçenlerde Harika bir iş buldum | Open Subtitles | لقد وجدت وظيفة كبيرة في الآونة الأخيرة |
Bu Harika bir iş, çok mükemmel. | Open Subtitles | هذا عمل ممتاز دقيق للغايه |
Harika bir iş gibi görünüyor dostum. | Open Subtitles | يبدو وكأنه عمل مذهل يا رجل |
Harika bir iş değil ama ben de eski bir mahkumum değil mi? | Open Subtitles | بلى, على متن سفينة ليس عملا جيدا |
Yalnızca, buraya gelmek ve yaptığının ne kadar Harika bir iş olduğunu söylemek istedim. | Open Subtitles | أردت فقط أن يأتي ويقول ما عملا عظيما تفعلونه. |
Sam konusunda Harika bir iş çıkarıyorsun Brooke Davis. | Open Subtitles | أنت تقومين بعمل مُذهل معها، (بروك ديفيس). |