"hastalanır" - Translation from Turkish to Arabic

    • يمرضون
        
    • يمرض
        
    • سيمرض
        
    Yüz binlerce insan ağır hastalanır, şehrin bazı kısımlarında yıllarca, belki onlarca yıl yaşanamaz. TED مئات الآلاف من الآخرين سوف يمرضون على نحوٍ مُخيف، و أجزاء من المدينة سوف تكون غير قابله للسكن لسنوات، إن لم يكن لعقود.
    Evler yanar, arabalar kaza yapar, insanlar hastalanır. Open Subtitles المنازل تحترق، السيارات تتحطم. الناس يمرضون.
    Bak, bu kızlar hastalanır hamile kalırlar ve doktora ihtiyaç duyarlar. Open Subtitles هؤلاء الفتيات يمرضون أنهم يصابون بالأمراض يحملون يحتاجون الى اطباء
    Ancak hastalanır hastalanmaz bünyesindeki normal işleyiş aksadığında öteki dünyanın mümkün olabilirliğini düşünmeye başlar. Open Subtitles ولكن ما إن يمرض ما إن يختل النظام الأرضي والطبيعي في جسمه فتتجلى على الفور إمكانية رؤية عالم اخر
    Biz de öyle. İnsanlar belli bir nedenden hastalanır. Onun hayatında bir dengesizlik var. Open Subtitles ونحن أيضاً يمرض الناس لسبب لٔان شيئاً في حياتهم غير متوازن
    Aksi halde bir sürü kişi daha hastalanır. Diş macunu, deodorant. Open Subtitles وإلاّ سيمرض الكثير من الناس معجون الأسنان، مزيلات العرق
    Aç insanlar hastalanır, hastalar da ölür. Open Subtitles القوم الجوعى يمرضون و القوم المرضى يقضون نحبهم
    Zoe, insanlar hastalanır, ölürler ayrıca doğarlar, bisiklete binerler hatta aşık olurlar. Open Subtitles زوي) الناس يمرضون و يموتون) ولكن أيضاً أنهم يولدون و يتعلمون ركوب الدراجة يقعون في الحب
    Hayır, bebekler hastalanır. Open Subtitles كلا، الأطفال يمرضون.
    Çocuklar hastalanır. Open Subtitles الأطفال يمرضون.
    İnsanlar hastalanır bilirsin. Open Subtitles الناس يمرضون ... أنت تعلم
    - İnsanlar hastalanır, Rose. Open Subtitles -الناس يمرضون يا (روز )
    İnsanlar hastalanır. Open Subtitles الناس يمرضون.
    Hastalar hastalanır. Open Subtitles المرضى يمرضون.
    Bazen insanlar öyle çok hastalanır ki bir daha iyileşemezler. Open Subtitles فى بعض الاحيان يمرض الناس ولكنهم لا يستطيعون التحسن
    Tıpkı Senatör'ün oğlu gibi, sevdiğimiz insanlar hastalanır vücudumuzdaki her hücre onu kurtarmak ister. Open Subtitles عندما يمرض الأحبة، كإبن السيناتور. و تريد كل خلية من جسدنا مساعدتهم.
    Çünkü herkes hastalanır. Open Subtitles لأن الجميع يمرض
    Veya hastalanır düşer. Sel yüzünden. Open Subtitles أو يمرض بسبب الفيضانات
    Papa hastalanır. Oyun başlar. Open Subtitles يمرض البابا تبدأ اللعبة
    Hastaydı. Herkes hastalanır. Open Subtitles إنه يمرض كل شخص يمرض
    Onu her gün yapmak zorunda, aksi takdirde hastalanır. Open Subtitles - - هو يجب أن يفعلها كل يوم أو سيمرض

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more