"hatanın" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأخطاء
        
    • الفشل
        
    • الخطأ
        
    • أخطائك
        
    • خطأً
        
    • من خطأ
        
    Benim yaptığım hatanın aynını senin yaptığını görmek beni üzmüyor mu sanıyorsun? Open Subtitles الا تعتقدين بأنه يقتلني ان اراك ترتكبين نفس الأخطاء التي ارتكبتها ؟
    Böyle bir hatanın tamiri çok zordur. Open Subtitles وهذا النوع من الأخطاء يصعب التخلص من نتائجة
    Çünkü bizi kısıtlayan şey hatanın kendisi değil. TED لأن الفشل ليس هو ما يقيدنا بحد ذاته لأن الفشل ليس هو ما يقيدنا بحد ذاته
    Kader, bir hatanın acısını çekenlerin mazeretidir. Open Subtitles القدر هو عذر كل الذين يعانون من الفشل أو ما شابه
    Bu hatanın nasıl işlediğini biraz daha örnekleyeyim. TED دعوني أعطيكم تفاصيل أكثر، حول كيفية حدوث هذا الخطأ بالضبط.
    Amacımız sizi korkutmak değil aksine size yaptığınız hatanın telafisi için bir şans veriyoruz. Open Subtitles اسمح لي إن كنتُ حاداً في كلامي، لكن نحن نعطيك فرصة لتصحيح أخطائك.
    Aklının almadığı sihirle oyun oynadın. Ben de asla güzel bir hatanın çöpe gitmesine izin vermem. Open Subtitles لعبتَ بسحر لا تفهمه وما كنت أبداً لأهدر خطأً جيّداً
    Laboratuvarınızın yaptığı hatanın bedelini Mike ödememeli. Open Subtitles لا ينبغي أن يكون مايك لدفع عن الأخطاء المختبر الخاص بك.
    Nakliye kamyonu geldiğinde, bir an tereddüt etti büyük olasılıkla hayatında yaptığı en büyük hatanın farkındaydı. Open Subtitles وقد شعرت بالحزن وعن الأخطاء التى أقترفتها
    Ama bu hatanın benim şirketim ve yaptığı işle karıştırılmasına müsaade edemem. Open Subtitles ولكن لا يمكنني أن أقبل بمثل هذه الأخطاء في منظمتي
    En ufak hatanın bile her şeyi mahvedeceğini bilerek bekleyip izlemekten başka yapacak bir şey yoktur. Open Subtitles لا يوجد ما تفعله سوي المراقبة والإنتظار واضعاً في إعتبارك أن أصغر الأخطاء بإمكانه القضاء علي كل العملية
    Yaptığım her hatanın telafisi oldun. Open Subtitles وبسببك عوّضتُ عن كلّ الأخطاء التي ارتكبتها
    Evet, en küçük hatanın genelde büyük sonuçları oluyor. Open Subtitles أجل، الأخطاء الصغيرة عادة ما يكون لها عواقب وخيمة
    Kader, bir hatanın acısını çekenlerin mazeretidir. Open Subtitles القدر هو عذر كل الذين يعانون من الفشل أو ما شابه
    Dr. Dweck, çocuklar okudukları ve öğrendikleri zaman, beyinlerinin zorluklara karşı verdiği yanıtlarda nasıl değiştiği ve geliştiğini gösterdi. Bu çocukların hata yaptıklarında, sabır göstermeleri çok daha muhtemeldir, çünkü bu hatanın kalıcı bir durum olduğuna inanmazlar. TED لقد بينت ذ. دوك بأنهعندما يقرأ الأطفال ويتعلمون أشياء حول كيف يتغيرالعقل وينمو عندما يكون أمام تحدى ما، فإنهم يكونون أكثر مثابرة عندما يفشلون لأنهم لا يعتقدون بأن الفشل هو شرط دائم.
    Postadaki bir hatanın üzerine atarlar suçu. Open Subtitles هم يمكن أن يلوموه على الخطأ البريدي البسيط.
    hatanın nerede olduğunu biliyoruz. Köpek sabaha elimizde. Open Subtitles ونعلم أين الخطأ لذا لآن سنقتل الكلب قبل الصباح
    Bütün yapabileceğim özür dilemek ve adli protokoldeki bu affedilmez hatanın bir daha olmayacağına söz vermek. Open Subtitles كل يمكنني فعله هو أن أعتذر و أؤكد لكم هذا هذا الخطأ الذي لا يغتفر من بروتوكول الأدلة الجنائية لن يحدث ثانية
    Yaptığın hatanın bedelini ödedin. Open Subtitles وانت دفعتّ ثـّمن أخطائك
    Ben senin hatanın bedelini ödeyemem. Open Subtitles -ولن أدفع ثمن أخطائك
    En büyük hatanın asıl kromozomun bir molekülünün hatalı olup onun sadece bir atık olduğunu değil de bizim gerçekten sentetik yaşam yarattığımızı sanmamız olacağını düşündük. TED لذا كنا نعتقد بأن أسواء معضلة ستكون تلويث جزيء منفرد للكروموسوم الاصلي مما يؤدي الى اعتقادنا خطأً بأننا صنعنا خلية صناعية بينما كان في واقع الامر مجرد ثلوث.
    Bir hata yapmak ve bu hatanın sanki tüm hayatımı bitirmesi. Open Subtitles أن أقترف خطأً واحدًا ومن ثم... -أشعر وكأنّ حياتي انتهت .
    Ufak bir hatanın, mükemmel kariyerini mahvetmesine izin verme. Open Subtitles . لا تجعل من خطأ صغير ينهى حياتك المهنية العظيمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more