Süslü sinyal kuleleri inşa etme fırsatımız oldu ama halkımız sabit hattın kendileri için yeterli olacağına karar verdi. | Open Subtitles | اتعلمان أنّه كانت لديـنا الفرصة لوضع تلك البـروج المزّوقة هنـا لكن الجميع قـرر أن الخط الأرضي كافٍ بالنسبة لهم |
2 kişi şart bu işte. Birisi hattı keserken öteki de eş zamanlı olarak ek hattın bağlantısını kurar. | Open Subtitles | ، يحتاج الأمر إلى شخصين لكي تسيطر على المبنى يمكنك قطع الخط الرئيسي في نفس وقت إتصال التيار الجانبي |
Tek yönlü operatör hattın bile, bunun mümkün olacağını bile düşünmemiştim. | Open Subtitles | حتى العامل على الخط الواحد لا أعتقد حتى بأن هذا ممكن |
Gönderdiğin avukat odanın ve hattın güvenli olduğunu söyledi. | Open Subtitles | المحامي الذي أرسلتْه جماعتكَ قال أنّ الغرفة فُتّشتْ و أنّ الخطّ آمن |
Dünyanın eskiden olduğu şekilden yeni bir duruma geçişin olduğu böyle bir hattın şu an üzerindeyiz demektir. | TED | أي أننا نوعا ما على هذا الخط في مرحلة انتقال مما كان عليه العالم إلى طريقة جديدة لما هو عليه العالم. |
hattın diğer ucundaki kadı, ona Carol diyelim, telaşlıydı. | TED | المرأة على الطرف الآخر من الخط ، سوف نسميها ، كارول ، كانت مرتعبة |
Ve çok heyecanlılar. Bu da hattın sonundaki ilk levha. | TED | وهم متشوقون للغاية. ذاك أول فريق خارج الخط |
Özel hattın çaldığını fark etmemişim. Yoksa ben açardım. | Open Subtitles | لم أكن اعرف انك على الخط الخاص, والاّ كنت أجبتك بنفسى |
Vernon, hattın aşağısına git ve onlara tetikte olmalarını söyle- happy Joes | Open Subtitles | فيرنون , اذهب اسفل الخط وقل لهؤلاء الذين يطلقون النار |
Bayan Sherwood adında biriyle konuşurken hattın kesildiğini söyle. | Open Subtitles | قل لهم اننا كنا نتحدث الى الأنسة شيروود وانقطع الخط |
Hava saldırısı için haber vermenin bir yolunu buldum. Bu hattın nerede kesildiğini bulabilirsek... | Open Subtitles | اظن ان لدى تصور لطريقه لطلب ضربه جويه لو امكاننا ان نكتشف مكان القطع فى الخط |
Bu hattın öbür tarafına dağılın. Hareket eden ne varsa vurun. | Open Subtitles | راقب هذا الخط جيدا اطلق النار على أى شئ يتحرك |
O hattın ötesinde, Orta ve Doğu Avrupa'nın eski devletlerinin başkentlerinin tümü bulunuyor. | Open Subtitles | فيما وراء هذا الخط تقع جميع عواصم الدول القديمة لوسط وشرق أوروبا |
O hattın ötesinde, Orta ve Doğu Avrupa'nın eski devletlerinin başkentlerinin tümü bulunuyor. | Open Subtitles | ما وراء هذا الخط تقع جميع عواصم الدول القديمة لوسط وشرق أوروبا |
Bu hattın ötesinde her ne olursa olsun, Batı hayıflanıp yas tutabilir ama karışamaz. | Open Subtitles | أنه مهما حدث ،وراء ذلك الخط ،فإن الغرب قد يأسف على ذلك ولكنه لن يتدخل |
Easy Bölüğü neden hep ya ön saflarda, ya da şimdi olduğu gibi tek başına hattın en ucunda açık hedef oluyor? | Open Subtitles | لِمَ سرية إيزي هي السرية الوحيدة التي توجد في المقدمة أو كما الآن ، في وضعية مكشوفة عند حافة الخط ؟ |
hattın nerden kesildiğini öğrenmek için oraya birilerini göndermeliyiz. | Open Subtitles | نحتاج لإرسال شخص ما هناك لإكتشاف ذلك الخطّ . |
Ama ben hattın her iki ucuna da bir şifre cihazı kurdum. | Open Subtitles | لقد ركبت آلة تشفير في كلتا طرفي الخطّ |
Bu senin özel hattın değil mi? | Open Subtitles | هل هذا هو خطك الساخن؟ |
Bizim hattın nerede olduğunu umarım bilebilirim. | Open Subtitles | حسنا , ليتنى كان بامكانى ان اقول لكم اين تكون خطوطنا |
Sanki çene hattın varmış gibi göstermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني أحاول فقط أن أجعلك تملك خطًا للفك. |
Şu hattın nerede olduğunu gösterin yeter. | Open Subtitles | هلا اريتني اين هو خط الهاتف الذي نتحدث عنه |
8. hattın koridorunda. | Open Subtitles | الممر بالخط 8. |
hattın ilk 20 miline öncelik verin. | Open Subtitles | مع مراعاة أوليّة أول عشرين ميل على السكة |