"havalar" - Translation from Turkish to Arabic

    • الطقس
        
    • الجو
        
    • طقس
        
    • بطقس
        
    Mandy'yle bir pansiyona yerleşmeye çalışıyoruz. Çünkü havalar soğumaya başladı. Open Subtitles أنا أُحاولُ الحُصُول لى ولماندي على فندق,لإن الطقس هنا بارد
    Aileme göre, sıcak havalar daima insanı ahlaksızlığa teşvik ederdi. Open Subtitles لطالما قال أبواي أن الطقس الحار يشجع على رذائل الأخلاق
    Güzel havalar bölgemizde de cephe aliyor. Open Subtitles البيت قريب، الطقس جميل كان لديه سماته الداكنة، أيضاً
    Bu havada çocuklarını kampa gönderen anne baba delirmiş olmalı. Henüz havalar ısınmadı bile. Open Subtitles يجب على الآباء ألا يتركوا أطفالهم يذهبون إلى المعسكرات إلى أن يصبح الجو دافئا
    havalar hala sıcak, bence kazaklarını almana gerek yok. Open Subtitles ما زال الجو دافئا، لا أعتقد بأنكِ بحاجة إلى معطف أو سترة
    Soğuk havalar içi yapıyorum bunu. Güneş çıkarsa hapı yuttun demektir. Open Subtitles انا صممتها لتكون ملائمة مع الطقس البارد اذا اغربت الشمس , ستنطلق بسرعة
    Sanırım havalar soğuduğunda, kış için güneye uçarsınız ha? Open Subtitles أعتقد أن الطقس يكون باردا أيضا عندما تطيرين جنوبا إلى الشتاء
    havalar bozmaya başlayınca, Bedevi kabileler savaş alanını terk etmeye başladı. Open Subtitles وعندما ساء الطقس بدأت قبائل البدو بترك ساحة المعركة
    havalar böyle olmasaydı, ne hakkında konuşurduk ki? Open Subtitles لو لم يكن لدينا هذا الطقس عن ماذا كنا سنتحدث؟
    havalar böyle giderse harika bir yaz geçireceğiz demektir. Open Subtitles إذا بقي الطقس هكذا فسنكون جاهزين لعقد اتفاقية
    Her geçen yıl, havalar ısındıkça kuzey kutbundaki buzullar azalıp inceliyor. Open Subtitles كل سنة، بسبب الطقس الساخن يقل الجليد في الأقطاب المتجمدة
    Bu ara havalar iyi gidiyor, o yüzden pek iş yok ama önümüzdeki mevsim... Open Subtitles الطقس جميل اليوم لذا لن نكون مشغولين ..ولكن عندما يتغير الطقس
    Üzgünüm, böyle havalar biraz keyfimi kaçırıyor. Open Subtitles أنا آسف,أنا فقط أشعر ببعض الإحباط نتيجة لهذا الطقس
    havalar düzeldiğinde çizmeyi planladığım bir kilise var. Open Subtitles هناك تلك الكنيسة التي أفكر في رسمها عندما يصير الطقس مناسباً
    Allah'tan o güvercin sana "havalar nasıl?" diye sormadı. Open Subtitles كنت محظوظاً ان الحمامة لم تكن تريد الدردشه معك حول الطقس
    Kazıcı böcekler topluca kış uykusuna yatarlar, havalar ısınınca da bir öncüyü yiyecek bulmaya gönderirler. Open Subtitles تقوم مخلوقات الحفر بالسبات وحينما يبدأ الطقس في زيادة الحرارة تقوم بإرسال كشافة كي..
    Fakat havalar çok ısınırsa buz tabakası iyice incelir, Open Subtitles لكنّ إذا أصبح الطقس دافئ جدًّا، و اصبح الجليد رفيع،
    Mandy ve benim için bir oda ayarlamaya çalışıyorum. havalar soğuyor. Open Subtitles أحاول الحصول على مأوى لى أنا وماندى لان الجو هنا يصبح أكثر بروده
    Zihnimi boşaltıyor. havalar da henüz soğumadı. Open Subtitles يساعد هذا على صفاء ذهني الجو لم يبرد بعد
    Zihnimi boşaltıyor. havalar da henüz soğumadı. Open Subtitles يساعد هذا على صفاء ذهني الجو لم يبرد بعد
    Bu yıl havalar güzeldi o yüzden pek bir tatlılar. Open Subtitles .طقس هذا الصيف كان جيدًا، لذا فالبطيخ حلو المذاق
    - Avustralya'da havalar çok güzel olmalı. Open Subtitles -لا بد أنك قد استمتعت بطقس رائع في أوستراليا -إنه شديد الحرارة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more