"havaya uçurmayı" - Translation from Turkish to Arabic

    • لتفجير
        
    • تفجير
        
    • ان يفجر
        
    • يفجروا
        
    Wald'ın ekibi CTU Los Angeles'ı havaya uçurmayı planlıyor. Open Subtitles مجموعة والد تخطط لتفجير مبنى الوحدة بلوس انجلوس
    Bugün saat 1 0:50'de feribotu havaya uçurmayı planlıyor. Open Subtitles وهو يخطط لتفجير العبارة اليوم في الساعة 10: 15
    Uzaklaşmalarına da izin veremeyiz çünkü bir uçağı havaya uçurmayı planlıyorlar. Open Subtitles لن نسمح لهم بالمضي قدماً لان لديهم خطة لتفجير طائرة.
    Parlamentoyu havaya uçurmayı denediği bomba fünyesi. Open Subtitles هذا هو زناد القنبلة استخدمه لمحاولة تفجير البرلمان
    93'te Dünya Ticaret Merkezi'ni havaya uçurmayı deneyen, ve 11 Eylül'deki uçak kaçırma olaylarının elebaşısı. Open Subtitles الشخص الذي حاول تفجير مركز التجارة عام 1993 والنائب الاول في 11 سبتمبر المحارب
    Hain bir Jedi, Jedi Tapınağını havaya uçurmayı denedi bu ve diğer ölümler için bana tuzak kurdu. Open Subtitles جاداي خائن يحاول ان يفجر معبد الجاداي واشركني فى هذا الموضوع وقتل اخرين
    Birilerini havaya uçurmayı sevenler için oldukça popüler. Open Subtitles إنَّها شائعةٌ بالفعل لدى الناسِ الذين يحبون أن يفجروا أناسٌ آخرين
    Bir taarruz gemisine cephane götüren Cape Fear'ı havaya uçurmayı planlıyor. Open Subtitles "يخطط لتفجير الـ "كايب فير بينما هي تفرغ حمولتها إلى سفينه هجوم
    Cape Fear'ı havaya uçurmayı planlıyor. En az 11 Eylül kadar kötü olacak. Open Subtitles يخطط لتفجير الـ "كايب فير" سيكون هذا بمدى سوء 9/11
    Sadece bu gemiyi havaya uçurmayı planlamıyorlar mı yani? Open Subtitles اتعني انهم لم يخططوا لتفجير السفينة؟
    Broff bir yerleri havaya uçurmayı mı planlıyor? Open Subtitles و البراتفا تخطط لتفجير مبنى؟ البراتفا: أخوية إجرامية *
    10.000 dolarlık kol saati takıp, parmaklarına manikür yaptıran birinin kendini havaya uçurmayı planladığını sanmıyorum. Open Subtitles - يخطط لتفجير نفسه. - 15.000الف$دولار.
    Metroyu havaya uçurmayı planlıyorlar. Open Subtitles يخططون لتفجير قطار الأنفاق ..
    Bankaları havaya uçurmayı planlıyordun. Open Subtitles كنت تخطط لتفجير البنوك
    Yalnız George, yolu havaya uçurmayı düşünürsen eğer, ben varım. Open Subtitles تفجير أردت إذا جورج، لكن، معك أَنا الطريقِ، ذلك
    Yeni mahkumdan haberim var. Şu etrafı havaya uçurmayı seven adam. Open Subtitles أعلم بخصوص السجين الجديد، ذلك الذي يروقه تفجير الأشياء.
    Biri kilisenizi havaya uçurmayı planlıyordu, muhtemelen insanlar içindeyken. Open Subtitles لقد كان أحدهم ينوي تفجير كنيستك ربّما أثناء الخِدمة
    Ve işin doğrusu, sistemimizde daha küçük suçlarla yargılanan fakir bir insan olmaktan çok, karakolu havaya uçurmayı denemekle yargılanan varlıklı bir insan olmak daha iyidir. TED في الواقع، أعتقد أنه وفي نظامنا من الأفضل أن تكون شخصًا غنيًّا مُشتَبَهًا بمحاولة تفجير مركز للشرطة على أن تكون شخصًا فقيرًا مُشتَبَهًا بأقل من ذلك بكثير.
    Umarım otelleri havaya uçurmayı bırakırlar. Open Subtitles سيساعد ذلك إن توقفوا عن تفجير الفنادق
    Charles... Kongre'yi havaya uçurmayı planlıyor. Open Subtitles تشارلز انة ينوى ان يفجر الكونجريس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more