"havlunun" - Translation from Turkish to Arabic

    • المنشفة
        
    • منشفتك
        
    • بمنشفة
        
    • الفوطة
        
    • منشفة
        
    Suç mahallinde, kanlı havlunun yakınında bulunan kâğıtların... bir günlükten yırtıldığını söylemiştim. Open Subtitles ذكرتُ صفحات عُثر عليها بالقرب من المنشفة الملطّخة بالدم عند قضبان القطار حيث موقع الجريمة من مذكرات.
    Ayrıca havlunun yakınında, eski kâğıt parçaları buldu. Open Subtitles عثر أيضاً قرابة المنشفة على قصاصات من ورق باهت.
    Küçükken havlunun altında ne yaptığını merak ederdim. Open Subtitles عندما كنت صغيرا ,كنت أتسائل عما كنت تفعل تحت المنشفة
    Aslında herkese havlunun yerini soruyordun ve ben yanına gelip kendi havlumu sana vermiştim. Open Subtitles فى الحقيقة لقد كنت فى الأرجاء تسألين الجميع عن منشفتك و أنا أتيت اليكى و اعطيتك منشفتى
    Yerdeki bir havlunun üzerinde. Ama ahşap kısımda, halıda değil. Open Subtitles على أرضية مغطاة بمنشفة وعلى الأرضية الخشبية ليست المغطاة بسجادة
    - havlunun altına bir bak. Open Subtitles لم لا تبحثين تحت تلك الفوطة ؟
    Elime tutuşturduğu havlunun içinde bir şey vardı. Open Subtitles واعطاني منشفة عليها شيء ما
    Küçükken havlunun altında ne yaptığını merak ederdim. Open Subtitles عندما كنت صغيرا ,كنت أتسائل عما كنت تفعل تحت المنشفة
    Bu havlunun nasıl koktuğunu, dokununca nasıl bir his verdiğini. Open Subtitles هذه المنشفة ، كيف تبدو .. رائحتها .. كيف هو ملمسها
    Evet, resepsiyona gidip o havlunun parasını ödedikten sonra. Open Subtitles أجل، بعد أنْ نذهب إلى الإستقبال وندفع ثمن تلك المنشفة
    Bu havlunun buraya nasıl geldiğini bana anlatabilir misin? Open Subtitles هل من الممكن أن تخبريني كيف وصلت المنشفة إلى هنا ؟
    Ayrıca o havlunun böyle bir dezavantaja dönüşeceğini sanmıyordunuz herhalde. Open Subtitles وإن كنت أجرؤ على قول أن هذه المنشفة لم تُكشِف شيء على نحو افضل
    Sen de harikaydın. Hala havlunun üzerindesin değil mi? Open Subtitles انتي انتي لازتي على المنشفة.صحيح؟
    Aşağıdayım. havlunun üstüne bakmıyorum, yemin ederim. Open Subtitles هنا، لا أنظر عبر المنشفة أقسم بالله
    Bunu Douglas Adams'ın ölümsüz sözü ile doğrulayabiliriz: "Panik Yapma", bugün hepimizin yaptığı gibi -- ve bir de havlunun bulunması. TED يمكننا تصحيح هذا عن طريق الكلمات الخالدة لـ دوغلاس آدامز: "لاداعي للذعر"، حيث معظمنا فعلها اليوم-- ودائمًا بحوزتنا المنشفة.
    - Kâğıtlar... suç mahallinde, kanlı havlunun yakınında bulunan kâğıtlar... bir günlükten yırtılmış. Open Subtitles أوراق، وُجدت بالقرب من المنشفة الملطّخة بالدم عند قضبان القطار حيث مسرح الجريمة. -من مذكرات . -أرجوكم !
    Hayatta kalmak istiyorsan havlunun nerede olduğunu bilmen lazım. Open Subtitles إن أردت أن تنجوا ... هنا, عليك أن تعرف أين منشفتك ...
    Onun yumurtalıkları senin havlunun yolunun üstüne çıkıverdi. Open Subtitles هو من قفز و عرّض نفسه لضربة منشفتك
    Ben de erçantanı havlunun altına sakladım. Open Subtitles وقمت بتغطية حقيبتك بمنشفة لتكون بأمان.
    - havlunun altına bak. Open Subtitles -انظري تحت الفوطة
    Louise kapıya havlunun içinde geldi. Open Subtitles (لويس) جائت للباب وهي ترتدي منشفة مباشرة بعد خروجها من الإستحمام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more