"hawaii'" - Translation from Turkish to Arabic

    • هاواي
        
    • هاواى
        
    • لهاواي
        
    • بهاواي
        
    Hawaii'deki beni büyüten kadınların tahmin ettiği gibi, dünyanın başı dertte. TED وكإمرأة في هاواي هذا يدفعني لكي أتنبأ ان العالم في خطر
    Şimdi bu enkaz Hawaii plajlarını yıkadığı zaman buna benziyor. TED الآن، عندما يقذف المحيط بالركام على شواطئ هاواي يبدو هكذا
    Hawaii'de geminin yanına küçük botlarla yanaşıp, para için suya dalıyorlar. Open Subtitles في هاواي ، يأتون فى قوارب صغيرة و يغطسوا مقابل المال
    Batı yakası, Doğu yakası ya da Hawaii hiç fark etmez. Open Subtitles لا يهمنى ما اذا كان شمال الساحل أو يمين الساحل,أو هاواى
    Gelecek sene yeniden denize açıldım ve neyse ki, bu kez güvenle Hawaii'ye ulaştım. TED و لذلك , و فى العام التالى , بدأتُ رحلتى و لحسن الحظ هذه المرة عبرت بأمان إلى هاواى
    Büyük anne bu mektuptan sonra_BAR_ Hawaii'ye gitmeye razı olursun. Open Subtitles جدتي، قولي رأيك بهذه الرسالة إن كانت تصلح لبعثها لهاواي
    Hawaii'deki zengin adamın_BAR_benim için hiçbir anlamı yok. Open Subtitles ولا يعنيني الرجل الغني بهاواي شيئا
    Hawaii'nin adı da geçsin. Böylece akılları daha çok karışır. Open Subtitles وضع هاواي من ضمن الاهداف , هذا سيربكهم ويشوش عليهم
    Hawaii adalarına dün yapılan saldırı Amerikan askeri güçlerine ciddi zararlar vermiştir. Open Subtitles هجوم الامس علي جزر هاواي سبب في خسائر فاضحة للقوات العسكرية الامريكية
    Hawaii'de bir porfesyonel yamaç paraşütçüsü olduğun için çok şanslısın. Open Subtitles أنت محظوظٌ جداً لأنك تحترف الغطس من المرتفعات في هاواي
    Yani, eğer şimdi imzalarsak Hawaii ye gideceğimizi garanti edeceğinizi mi söylüyorsunuz? Open Subtitles هل تقل لي انه اذا وقعت على العقد سأستطيع الذهاب الى هاواي
    Hawaii Üniversitesi gökbilimcilerinden Michale Liu bu bulunması zor cisimleri arıyor. Open Subtitles العالم الفلكي من جامعة هاواي مايكل ليو يتحرى هذه الأشياء المحيّرة
    Kuzey ekvatorda, en yakın kıta olan Kuzey Amerika'ya 4000 km uzaklıkta dünyanın en izole adalar zinciri Hawaii adaları uzanır Open Subtitles شمال خط الاستواء علي بعد4,000 كم من أقرب يابسة في شمال أمريكا تقع أكثر سلاسل الجزر انعزالاً في العالم ــ هاواي
    Ve sonraki sene, Pasifk'in ikinci etabı için Hawaii'den Tarawa'ya doğru denize açıldım. TED و فى العام التالى بدأت رحلتى فى المرحلة الثانية لعبور المحيط الهادئ من هاواى إلى تاروا
    Ben Hawaii'de daha büyük bir riziko altında Amerikan filosunu yok ettim. Open Subtitles انا قمت بتدمير الاسطول الامريكى فى هاواى حيث كانت المخاطره اكبر
    Biz saldırırken Amerikan filosunun Hawaii'de kalması şart tabii. Open Subtitles بفرض ان الاسطول الامريكى لازال يقوم بحراسه هاواى عندما نقوم بالضربه
    Büyük anneyle vakit bile geçirmedi._BAR_ Acelece Hawaii'ye gitti. Open Subtitles فهو لم يقضي حتى أي وقت مع جدتي، بل أقلع مباشرة لهاواي على عجل
    Doğru ama ya Hawaii'ye gitmek istemezse? Open Subtitles لكن ماذا لو بدأت التفكير بعدم الذهاب لهاواي مرة أخرى؟
    Bu, bavulunu Las Vegas için toplamış, ama yanlışlıkla Hawaii'ye inmiş. Open Subtitles يبدوا وكأنها أرادت الذهاب لفيجاس ووصلت لهاواي بدلا من ذلك
    Küçük bir Hawaiili iken annem ve teyzem bana sürekli Kalaupapa hakkında hikâyeler anlatırdı. Dünyanın en yüksek deniz uçurumlarıyla çevrili Hawaii cüzzamlılar topluluğunu ve Peder Damien'ı, hayatını Hawaii halkına adayan Belçikalı misyoneri anlatırdı. TED كطفل صغير من هاواي لطالما أخبرتني أمي وعمتي قصصًا عن كالوبابا-- مستعمرة "الجُذامِ" بهاواي محاطة بأعلى الأَجرَاف البحرية في العالم و الأب داميان، المبشِّر البلجيكي الذي وهب حياته لمجتمع هاواي.
    Hawaii'de kimse kravat takmaz. Open Subtitles لا أحد بهاواي يلبس ربطة عنق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more