Bay Weiss, çok teşekkürler. Pişman olmayacaksınız. Sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | سيد وايز، شكراً جزيلاً لن تندم، لن أخذلك |
Ama bana son bir şans verirsen, bunu daha önce de söylemiştim ama bu kez ömür boyu, hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | ولكن ان منحتيني فرصة آخرى أعلم انني قلت هذا من قبل ولكن هذه المرة هي الأخيرة لن أخذلك |
Sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | ليخبروا أي أحد بالأمر، لن أخيب أملك سيدي تأكد من هذا |
Babamı ve bu ülkedeki kadınları hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | أنا لَنْ أَخْذلَ حلمَ أبي. أَو نِساء بلادِي |
Bu benim için çok anlamlı seni hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | واسمحوا لي أن أقول لكم شيئا، وهذا يعني ذلك بكثير بالنسبة لي. لن نخذلكم. |
Seni hayal kırıklığına uğratmayacağım anne. | Open Subtitles | لن أخذلكِ يا أمّي. |
Elimden geleni yapıp sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım. Söz veriyorum. | Open Subtitles | أنا سأفعل كل ما بوسعي و سوف لن أخذلكم أعدكم بذلك |
Burada dört yıldır bekliyorsun. Seni hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | أنت تحملت المسئولية هنا لأربعسنوات،و... |
Bu yüzden her sabah sarılırım onlara. Sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım Bayan Peters. | Open Subtitles | اعطيهم قليلاً من الاحضان كل صباح لن أخذلك. |
Seni hayal kırıklığına uğratmayacağım kanımın kanı. | Open Subtitles | وأنا لن أخذلك ، يادمي الذي يسري في عروقي |
Bu sefer farklı olacak. Seni bir daha hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | . هذا سيكون مختلف الأن . لن أخذلك ثانياً . |
Sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | فقط أريدك أن تعرف اني لن أخيب أملك أبدا |
Ve şunu bilmenizi isterim ki sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | فقط أريدك أن تعرف اني لن أخيب أملك أبدا |
Bana bir şans ver. Bana bir şans daha ver. Seni hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | أعطني فرصة واحدة و لن أخيب أملك |
Babamı ve bu ülkedeki kadınları hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | أنا لَنْ أَخْذلَ حلمَ أبي. أَو نِساء بلادِي |
Hadi ama, bana bir şans ver. Seni hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | هيا ، أعطني فرصة وأنا لن نخذلكم |
Seni hayal kırıklığına uğratmayacağım, anne. | Open Subtitles | لن أخذلكِ يا أماه |
Bu bana çok şey ifade ediyor, çok teşekkür ederim Seni hayal kırıklığına uğratmayacağım | Open Subtitles | هذا يعني الكثير بالنسبة لي، شكراً جزيلاً لك، لن أخيب ظنك |
Elimden geleni yapıp sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım. Söz veriyorum. | Open Subtitles | أنا سأفعل كل ما بوسعي و سوف لن أخذلكم أعدكم بذلك |
Burada dört yıldır bekliyorsun. Seni hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | أنت تحملت المسئولية هنا لأربعسنوات،و... |