"hayatımın aşkını" - Translation from Turkish to Arabic

• حب حياتي
• حب حياتى
• حبّ حياتي

benim açımdan... hmm... oh, tanrım, hayatımın aşkını kaybettim.
حسناً إنه في حالتي يا إلهي فقدت حب حياتي

Charlie, adam, hayatımın aşkını altımdan aldı.
تشارلي, هذا الرجل قد سرق حب حياتي من تحتي

- Hastalık yüzünden yavaş ve sancılı bir şekilde öleceğime, yaşamayı ve hayatımın aşkını yavaş ve sancılı bir şekilde ölürken izlemeyi tercih ederim demiştim.
واشاهد حب حياتي يموت موتاً بطيئاً بواسطة مرض على ان اموت انا موتاً بطيئاً بسبب مرض.

Steve kapılarımızı açmasaydı, ona bir şans vermeseydi hayatımın aşkını bulamazdım.
لو لم يفتح ستيفن بوابتنا ولم يأخذ فرصة معه لم أكن لأقابل حب حياتى

Şans eseri hayatımın aşkını buralarda dolanırken görmüş olamazsın, değil mi?
ألم تري حبّ حياتي تُمضي في هذه الأرجاء مصادفة؟

Hiçbir zaman evlenemeyeceğim çünkü hayatımın aşkını sana kaybettim.
انا لن اتزوج ابداً لأني خسرت حب حياتي لك انت.

Ve aramızda kalsın, kızlar, sanırım hayatımın aşkını buldum.
وفقط بيننا نحن الفتيات، أظن أني وجدت حب حياتي.

hayatımın aşkını, çocuklarımızı okula götürürken izliyordum ve hala neler kaçırdığım hakkında düşünüyordum.
كنتأشاهد حب حياتي اتخاذأطفالناجميلة إلى المدرسة وكلماأفكرفيه هو . ما كنت ما زلت في عداد المفقودين

O zaman hayatımın aşkını kaybettiğim kısmı kaçırdın herhalde.
إذن ، نسيتِ الجزء الذي فقدت فيه حب حياتي

Senin sürtük kardeşinin cesedini gördüm diye benim hayatımın aşkını öldürdü.
لقد قتل حب حياتي لأنني فقط رأيت أختك الميتة

Kendimi, hayatımın aşkını kendini asmış şekilde bulacağıma inandırmıştım ve bunu küçük kızımıza nasıl açıklayacağım diye korkuyordum.
مقتنع بانني سأجد حب حياتي معلقة من حبل، وكنت خائف من كيفية شرحي لهذا لابنتي

Ben o adımı atıp, hayatımın aşkını tutuklayacak kadar güçlüysem sen de önündekilerle yüzleşecek kadar güçlü olmalısın.
لو كنت قوياً للمشي بذلك السلم وأعتقل حب حياتي فأنت قوية لمواجهة التالي

hayatımın aşkını katil bir manyakla birlikte o adada bıraktım!
تركت حب حياتي على الجزيرة مع قاتل مهووس ؟

Harvard'a gitmek hayatımın aşkını geri almak için tek yol.
الذهاب إلى هارفارد هو الطريق الوحيد... لأستعاده حب حياتي مره أخرى.

hayatımın aşkını senin kaprisin yüzünden temizledim.
سوف أسقط حب حياتي وفقاً لرغبة منك - عذراً للسخرية الدينية -

hayatımın aşkını görmeden edemiyorum.
تعلمين اني لااستطيع مقاومة حب حياتي

Aşkı tekrar bulabileceğimi asla düşünemezdim. Şimdi ise sadece aşkı değil, hayatımın aşkını buldum.
و لم أجده فحسب, لكني وجدت حب حياتي

Gizli görevde, hayatımın aşkını bulmaya çalışıyorum.
متخفية أحاول أن أعثر على حب حياتي

Ben de hayatımın aşkını kaybetmiştim.
فلقد فقدت حب حياتى أيضاً

hayatımın aşkını kaybettim.
لقد فقدت حب حياتى

Daha yeni hayatımın aşkını kaybettim!
خسرتُ للتّو حبّ حياتي!