"hayatımızın geri kalanını" - Translation from Turkish to Arabic

• بقية حياتنا
• لبقية حياتنا
• تبقى من حياتنا

hayatımızın geri kalanını suçluların iadesi anlaşması yapılmamış bir ülkede geçireceğiz.
بقية حياتنا ستكون اجازة فى بلاد ليس بها اتفاقية التسليم الدولية

O zaman bir uçağa atlar ve hayatımızın geri kalanını o parayı harcamakla geçiririz.
و بعدها سنركب طائرة و نقضي بقية حياتنا ننفق المال

Fakat hayatımızın geri kalanını birbirimizi tanıyarak geçirebiliriz.
لكن يمكننا قضاء بقية حياتنا للتعرف على بعضنا البعض

hayatımızın geri kalanını parmaklıklar ardında geçireceğimizi söylediler.
لقد قالوا أننا سنقضي بقية حياتنا خلف القضبان

hayatımızın geri kalanını hapishaneye harcamak kötü olacaktır.
سيكون الأمر سيئاً أن نذهب للسجن لبقية حياتنا

Üstesinden geleceğiz, böylece hayatımızın geri kalanını beraber yaşayabileceğiz.
سننجح بذلك بأن نكون معاً لما تبقى من حياتنا

O bisikletli kancığa ağzının payını verirsin ve hayatımızın geri kalanını beğendiğimiz her şeyi alarak, ve birbirimize akıl almaz orgamslar yaşatarak geçiririz.
عليك أن تخبر تلك العاهرة أين ستكون ويمكننا قضاء بقية حياتنا بشراء ما هو جديد ونمارس الجنس بشهوانية

hayatımızın geri kalanını beraber geçireceğiz o yüzden bunu halletmeliyiz.
سنمضي بقية حياتنا معًا، لذا علينا... أن نحلّ هذا فحسب.

Bırak da hayatımızın geri kalanını halkımızın refahına adayalım.
دعونا نكرس بقية حياتنا لرفاهيه شعبنا.

Bunu doğru oynarsak, hayatımızın geri kalanını pijamalarımızla geçirebiliriz!
لو أتقنًا هذا الدور بشكل صحيح سنقضي بقية حياتنا مرتدين البيجامات!

Bu "hayatımızın geri kalanını beraber geçireceğiz" bizi.
كانت مثل "نحن سنمضي بقية حياتنا سوياً"، "نحن". لا أعرف يا رجل.

Birine tek bir laf edersen ikimiz de hayatımızın geri kalanını hapishanede çürütürüz.
-لا تقل شيئاً لمخلوق ، أو كلانا سنقضي بقية حياتنا في السّجن

hayatımızın geri kalanını beraber geçirmekten bahsederdik.
تحدثنا عن قضاء بقية حياتنا معاً

Bu orman için hayatımızın geri kalanını feda edebiliriz..
يمكننا تخصيص بقية حياتنا فى النظر لهذه الغابة اللعينة...

Böylece hayatımızın geri kalanını bu lanet şeyin içinde tüketebiliriz.
إذا يمكننا الآن أن نقضي بقية حياتنا

hayatımızın geri kalanını burada geçirmeyeceğiz herhâlde.
بالتأكيد لن نمضي بقية حياتنا هنا

Ayrıca zaten hayatımızın geri kalanını birlikte geçireceğimizi biliyordum.
وعلى أي حال... عرفت أننا سنمضي بقية حياتنا معاً

Bu şeyi çalıştıracağım, tekneyi düzenleyeceğim büyük bir hazine bulacağım ve hayatımızın geri kalanını istediğimiz gibi yaşayacağız.
أنا مجرد ستعمل على الحصول على هذا الشيء يحدث، الحصول على قارب على شكل حتى... ... جعل اكتشاف كبير، ونحن سوف تعيش بقية حياتنا على مدار الساعة الخاصة بنا.

hayatımızın geri kalanını Brezilya'da geçirecek kadar paran olsaydı isterdim.
أنا مستعدة إذا كان لديك المال الكافي للبقاء في البرازيل لبقية حياتنا

Yani hayatımızın geri kalanını böyle mi geçireceğiz?
و هل سنمضي ما تبقى من حياتنا على هذا المنوال ؟