"hayatımda gördüğüm en" - Translation from Turkish to Arabic

    • رأيته في حياتي
        
    • سبق وأن رأيتها في حياتي
        
    • أنا أَبَداً رَأيتُ
        
    • أراه في حياتي
        
    • رأيته فى حياتى
        
    Affedersin dostum ama bu hayatımda gördüğüm en gülünç uyuma kıyafeti. Open Subtitles آسف يارفيق ، ولكن هذه أسخف ثوب نوم رأيته في حياتي.
    hayatımda gördüğüm en derin kırmızı su altında yaşar. TED اللون الأحمر القاني الأكثر عمقًا الذي رأيته في حياتي يوجد تحت الماء.
    Havada kurşunlar uçuşuyordu. hayatımda gördüğüm en müthiş şeydi! Open Subtitles الرصاص يطير في كل مكان كان الشيء الأكثر دهشة رأيته في حياتي
    hayatımda gördüğüm en güzel kız demiştim sana. Open Subtitles ـ لقد أخبرتك, إنها أكثر فتاة جميلة ـ سبق وأن رأيتها في حياتي ـ أجل, لقد أخبرتني, لكنني أعني
    hayatımda gördüğüm en saçma şey bu. Open Subtitles ذلك الشيءُ الأكثر ضحكاً أنا أَبَداً رَأيتُ.
    Öyle mi? Çok güzeller. hayatımda gördüğüm en güzel şeyler. Open Subtitles إنه جميل جداً إنه أجمل شيء أراه في حياتي
    Sana yemin ederim hayatımda gördüğüm en karmaşık yüze sahipsin. Open Subtitles أقسم أن وجهك هو أكثر وجه فوضوى رأيته فى حياتى.
    Bu hayatımda gördüğüm en muhteşem hazırlanma performansı. Open Subtitles هذا أفضل أداء منفرد لحزم حقائب رأيته في حياتي.
    Bu hayatımda gördüğüm en muhteşem hazırlanma performansı. Open Subtitles هذا أفضل أداء منفرد لحزم حقائب رأيته في حياتي.
    Bu hayatımda gördüğüm en beyaz göz beyazı. Fırçalıyor musun? Open Subtitles الجزء الأبيض فيهما، وأبيض لون رأيته في حياتي هل تستعملين خيط تنظيف الأسنان؟
    Bu hayatımda gördüğüm en müthiş şey. Open Subtitles عليك ان تلقي نظره , انه اجمل شيئ رأيته في حياتي
    hayatımda gördüğüm en büyük baloncuk. Bu kadın yürüyen bir saatli bomba. Open Subtitles أكبر تمدد شرياني رأيته في حياتي إنها قنبلة موقوتة
    Bu, hayatımda gördüğüm en iğrenç şeylerden biri. Ne kadar iğrenç şey gördüğümü anlatsam şaşarsın. Open Subtitles هذا أكثر شيئ مثير للإشمئزاز رأيته في حياتي وصدقني، هذا يدل على الكثير
    Benim için, bu hayatımda gördüğüm en güzel şeydi. Open Subtitles ـ بالنسبة لي لقد كان ـ أجملُ شئ رأيته في حياتي فحسب
    Hangi gezegende olduğunu bile bilmeyen Büyükbaba Karakuş'a güveniyoruz diye mi? Karakuş'u savunmak adına, bunun hayatımda gördüğüm en büyük giriş kapısı olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles دفاعاً عنه ، هذا أكبر مدخل رأيته في حياتي
    Wow. hayatımda gördüğüm en büyük çilek bu. Open Subtitles تلك أكبر فراولة سبق وأن رأيتها في حياتي
    hayatımda gördüğüm en güzel şeysin. Open Subtitles أنك أجمل فتاة سبق وأن رأيتها في حياتي
    hayatımda gördüğüm en güzel şey o. Sana içiyorum, tatlım. Open Subtitles إنها أجمل فتاة سبق وأن رأيتها في حياتي
    hayatımda gördüğüm en kötü sessiz sinema oyuncularısınız. Tanrım. Open Subtitles أنت إثنان أسوأ لاعبي الحزوراتِ أنا أَبَداً رَأيتُ.
    hayatımda gördüğüm en aptalca şey. Open Subtitles هذا أغبى شيء أراه في حياتي
    Büyük Okyanus'un 35 bin fit üzerindeyim ve hayatımda gördüğüm en güzel gün batımını kaçırdın. Open Subtitles أنا على ارتفاع 35000 قدم من المحيط الهادى وفوتى أفضل عروب للشمس رأيته فى حياتى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more