"hayati bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • جزء حيوي
        
    • حيويه
        
    • شّيء الذي سَيَكُونُ حيوي لَك
        
    Kendinden bir parça bırakıyorsun, hayati bir parça. Open Subtitles أنت ستهب جزء مهم من جسدك جزء حيوي
    Bunun sağlanamaması eğitim sistemiz için hayati bir şeydir. Open Subtitles الإخفاق جزء حيوي في نظامنا التعليمي
    Koyun hemen ağzında yer alan Chongming Adası göçmen kuşlar için hayati bir dinlenme ve beslenme noktasıdır. Open Subtitles تقع عند مصب الحق وتقدم الجزيرة استراحه حيويه للتغذية والبقعه للهجرة
    Grayson, eskiden Büromuza kocanıza karşı hayati bir kanıt vermiştiniz. Open Subtitles السيده جريسون قد قدمتِ أدله حيويه للمكتب ضد زوجكِ السابق في الماضي
    Sevgili öğrenciler, şimdi sizlerle... hayati bir konu hakkında konuşmak istiyorum. Open Subtitles الطلاب العسكريون، أنا أَحْبُّ الآن أَنْ أُناقشَ مَعكم... شّيء الذي سَيَكُونُ حيوي لَك لتعرفة
    Sevgili öğrenciler, şimdi sizlerle hayati bir konu hakkında konuşmak istiyorum. Open Subtitles الطلاب العسكريون، أنا أَحْبُّ الآن أَنْ أُناقشَ مَعكم... شّيء الذي سَيَكُونُ حيوي لَك لتعرفة
    Zorbalık her ekosistemin hayati bir parçasıdır. Open Subtitles البلطجة جزء حيوي من النظام الإيكولوجي
    İskoçyanın ve senin güvenliğin için hayati bir bilgi var elimde. Open Subtitles لدى معلومات حيويه لسلامتكِ ولأسكوتلندا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more