| hayranlarım yok, paparazziler yok, takipçiler yok. | Open Subtitles | ليس لدىّ رسائل من معجبين ولا أدوار، ولا مشجّعين |
| Nereye gitsem adıma tezahürat yapan hayranlarım var. | Open Subtitles | هذا لا يشكل فارقاً لدىّ معجبين يهللون بإسمى أينما ذهبت |
| Ve bu duvarların içinde bir sesi desteklemeye yönelik mütevazı çabalarımın bir takdiri olarak, kişisel hayranlarım için bazı önemsiz bonservisleri bırakmak nadir olmayan bir alışkanlık oldu... genel olarak, benimkine değilse de, çocuğumun adınadır. | Open Subtitles | و إعترافا بالمساعي المتواضعه التي أقوم بها بالحفاظ على الإنسجام فيداخلهذهالجدران، أصبح من عادة المعجبين الشخصيين بي |
| hayranlarım olarak size vereceğim bir sürü şey vardı. | Open Subtitles | كان هناك الكثير من الأشياء التي كانت تعطي ستعمل لك كما جمهوري. |
| Özür dilemenize gerek yok, baylar. hayranlarım genellikle böyle davranırlar. | Open Subtitles | لا داعي للأسف يا سادة كل معجبيني يعاملونني بنفس الطريقة |
| hayranlarım bunu istiyor, anlıyor musun? Reytingleri yüksek tutmamız gerek. | Open Subtitles | بالنسبة لي معجبي هم السبب في رفع نسبة المشاهدة |
| Benim hayranlarım var dostum. Elbette hayranların var. | Open Subtitles | لدي معجبون لديك معجبون هذا صحيح بالتأكيد ولكن |
| hayranlarım Smaçlarımı Seviyorlar, Fakat Dans Edişimden Nefret Ediyorlar. | Open Subtitles | المعجبون يحبون طريقة تسجيلي للاهداف لكنهم يكرهون رقصي |
| hayranlarım beni "Şirin Ayak" olarak biliyor. | Open Subtitles | "معجبينى يعرفوننى بإسم " ذو الأقدام الجميلة ولكن زوجتى تدعونى |
| Ya hayranlarım ne olacak? | Open Subtitles | ماذا عن معجبيّ ؟ |
| Amerikan hayranlarım olsun diye. İşte o zaman en iyi korsan sayfası olabilirim. | Open Subtitles | وسأحصل على معجبين أمريكيين وبعدها ستكون صفحتى الأولى للقراصنة |
| Sanmıyorum ki hayranlarım hemşire olduğuma kansınlar. | Open Subtitles | ولم احصل على اى معجبين الا ممرضات |
| Bana yaklaşmak isteyen hayranlarım var sadece. | Open Subtitles | مهلاً, بروية, "لينش", لدي معجبين يرغبون بالتقرب مني. |
| Kendim için değil hayranlarım için yapıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفعل هذا لنفسي ، بل من أجل المعجبين. |
| "Yarının Kıyısında" programı iptal edildiğinden beri bazı hayranlarım benimle yakınlaşmaktan kaçınıyor. | Open Subtitles | أتعلمين, بعض المعجبين يصيبهم بعض التردد في الأقتراب مني .من بعد ألغاء مسلسل حافة الغد |
| Dışarda bekleyen bazı hayranlarım var galiba yani sizi bırakacağım | Open Subtitles | تقريبا هناك بعض المعجبين ينتظرونني في الخارج لذلك سأتركك و أرحل |
| Sanmıyorum ki hayranlarım hemşire olduğuma kansınlar. | Open Subtitles | لا أظن أن يصدقني جمهوري كممرض |
| Şanslıyım ki hayranlarım var. | Open Subtitles | لحسن الحظ، لدي جمهوري |
| Özür dilemenize gerek yok, baylar. hayranlarım genellikle böyle davranırlar. | Open Subtitles | .لا داعي للأسف يا سادة .كل معجبيني يعاملونني بنفس الطريقة |
| Evimi internete koyuyorlar, sonra bütün saplantılı hayranlarım görecek. Alo? | Open Subtitles | تضع بيتي على الأنترنت من اجل أن يروه معجبيني المهووسين |
| Belki de senin benim kızım olduğunu biliyorlardı. hayranlarım çılgınca şeyler yaparlar. | Open Subtitles | ربما يعرفان أنك ابنتي يقوم معجبي بأشياء جنونية |
| Endişelenme, Xiomara. hayranlarım Jane avındalar. | Open Subtitles | لا تقلقي يا (زيومارا) معجبي يبحثون عن (جاين) |
| Benim şık hayranlarım da var. | Open Subtitles | أنا عِنْدي معجبون راقون أيضاً. |
| Bunlar da hayranlarım: Gunter, Kyoto ve Cecil Hampstead-on-Cecil-Cecil. | Open Subtitles | وهؤلاء المعجبون بي (غنتر) ، (كيتو) و(سيسل هامسد اون سيسل سيسل) |
| hayranlarım her geçen gün daha da azalıyor. | Open Subtitles | معجبينى يقلون مع الوقت |
| En büyük hayranlarım. | Open Subtitles | معجبيّ الكبار |