| Hazırlıksız yakaladı. Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | باغتني، باغتني. |
| Hazırlıksız yakaladı. Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | باغتني، باغتني. |
| - Bilmiyorum. Beni Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | لا أعلم، لكنه باغتني |
| birçok muhalefet partisini Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | قرار الانتخابات المبكرة أخذ المعارضة على حين غرة |
| - Solakmış. Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | الجهة اليسرة تقلصت على حين غرة |
| Ama beni Hazırlıksız yakaladı. Ne yapacağımı bilemedim. | Open Subtitles | ولكنه فاجأني ولم أعرف كيفية التصرف |
| Erken kış fırtınası onları Hazırlıksız yakaladı ve su giderek donuyor. | Open Subtitles | عاصفةٌ شتوية مبكرة تأخذهم على حين غرّة والجليد يدنو منهم |
| Beni Hazırlıksız yakaladı! | Open Subtitles | -لا أعرف! لقد باغتني ! |
| Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | باغتني. |
| Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | باغتني. |
| Beni Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | لقد باغتني . |
| Beni Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | واشتعلت لي على حين غرة. |
| O da beni Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | فأمسكني على حين غرة |
| Beni Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | لقد أخذني على حين غرة |
| - Bizi Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | -أخذنا على حين غرة |
| Beni Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | لقد فاجأني الموقف نوعاً ما |
| Evet, tamam beni Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | أنا... نعم... حسناً، لقد فاجأني |
| Yani, dediğin-- beni Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | ...أقصد ماقلتيه فاجأني |
| Ama böylesine bir düşmanlık beni Hazırlıksız yakaladı. | Open Subtitles | لكنّ هذا الشجار فاجئني على حين غرّة |