"hazırlarım" - Translation from Turkish to Arabic

    • سأعد
        
    • سأجهز
        
    • سأصنع
        
    • سأعدّ
        
    • أجهز
        
    • سأعده
        
    • أحضّر
        
    • اجهز
        
    • أن أعدّ
        
    • اقوم بتحضير
        
    • سأحضّر
        
    Sadece kontrol etmek istedim. Hemen bir duş alıp toplantıya gideceğim. Ama eve erken dönerim, yemeği ben hazırlarım. Open Subtitles حسناً لقد جئت لأطمئن عليكِ , وسأخد حمام سريع وسأذهب إلى الإجتماع , ولكننى سأكون في المنزل مبكراً سأعد طعام العشاء
    Sana misafir odasını hazırlarım. Open Subtitles لديك رسالة جديدة واحدة سأعد غرفة نوم الضيوف
    Bize iki içki hazırlarım, ve güzel bir sohbet ederiz. Open Subtitles سأجهز مشروبين و نتحدث بلطف و جدية مع بعضنا البعض
    Saat 7 gibi bana gelmeye ne dersin? - Güzel bir yemek hazırlarım - 7'demi? Open Subtitles بعد العمل تأتين لمنزلي عند السابعة سأجهز عشاء شهياً لكِ
    Eğer bunu beğenirsen, sana başka bir tane daha hazırlarım. Open Subtitles إذا ما أعجبتكَ الأسطوانة سأصنع لك واحدة أخرى
    Onu rahat bırak baba. Sana başka birşey hazırlarım. Open Subtitles دعها وشأنها يا أبي, سأعدّ لك شيئاً آخر.
    Bütün gereken davanın tekrar açılmasını istediğine dair bir imza ve ben de yarına kadar bütün evrakı hazırlarım. Open Subtitles كل ما أحتاجه هو توقيع على تصريح منك بأنك تريدين إعادة فتح قضيتك و من ثم يمكنني أن أجهز كل الأوراق
    Biraz birşeyler hazırlarım. Hepsi en fazla bir saatini alır. Open Subtitles سأعد بعض الأطعمة الحارة سينتهي الأمر خلال ساعة
    FBI, NSA ve Adalet Bakanlığı için birkaç kopya falan hazırlarım. Open Subtitles سأعد نسخة لمكتب التحقيقات الفيدرالي، ووكالة الأمن القومي، ووزارة العدل
    Ona krep hazırlarım sen de koşuna gidersin. Open Subtitles سأعد له الفطائر . وانت يمكنك الذهاب للرياضة
    Sen biraz kestirsene. Uyandığın zaman, sana güzel bir şey hazırlarım. 20 yıldır aldığım en iyi teklif. Open Subtitles لم تذهب للنوم، وحينما تستيقظ سأعد لك شيئاً جميلاً تأكله؟
    İçkini sert hazırlarım. Şansın varsa hastalanmazsın. Open Subtitles سأعد لك شرابا قويا ثم ندردش خلال ذلك
    Ölüm ilânını bir saate hazırlarım. Ve sanırım müşterileri aramaya başlayıp bunu onlara da bildirmeliyiz. Open Subtitles سأجهز النعي في غضون ساعة، وأفترض يمكننا تقسيم العملاء، ونبدأ معهم.
    Ben de sen oradan çıkana kadar senin makbuzunu hazırlarım. Open Subtitles سأجهز الإيصال لك حال مغادرتِك للسِرداب
    Bende sen oradan çıkana kadar senin makbuzunu hazırlarım. Open Subtitles سأجهز الإيصال لك حال مغادرتِك للسِرداب
    Eğer bana Momo'nun bir fotoğrafını verirsen senin için ilan hazırlarım. Open Subtitles اذا اعطيتني صوره لـ مومو سأصنع لك واحدا جيداَ مثل هذا ايضا
    Sana güzel bir kahvaltı hazırlarım ve ne şanslı olduğumuzu düşünürüz. Open Subtitles سأصنع لك فطوراً لطيفاً ويمكننا التفكير بمدى حظنا
    Birazdan sana yiyecek bir şeyler hazırlarım. Open Subtitles سأعدّ لكِ شيئاً لتأكليه .. خلال لحظة
    'Senin düşmanının huzurunda, bize bir sofra hazırlarım. Open Subtitles أجهز لكم مائذة في حضور أعدائي
    Tek başıma daha çabuk hallederim dedim. Kahvaltı için gerekenleri hazırlarım. Open Subtitles أردت أن أستبق الأمور بنفسي وأحدد ما الذي سأعده لوجبة الإفطار.
    Aron'a yemek hazırlıyorum. İstersen bundan böyle sana da hazırlarım. Open Subtitles أنا أحضّر غداء آرون سأحضّر غداء لك، أيضاً، إذا شئت، بعد ذلك
    Hatta eğer istersen, valizini ben hazırlarım. Senin bundan ne kadar nefret ettiğini biliyorum. Open Subtitles سوف اجهز لك حقيبتك لو شئت, اعرف كم تكره هذا
    - Tabağımı kendim hazırlarım, gerek yok. Hayır, hiç sorun değil. Open Subtitles يمكنني أن أعدّ صحني بنفسي - كلاّ، لا مشكلة على الإطلاق -
    Bu nedenle buzdolabına gidip, kendime bir sandviç hazırlarım. Open Subtitles لذلك أذهب الى الثلاجة و اقوم بتحضير الشطيرة لتناولها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more