"hazretlerinin" - Translation from Turkish to Arabic

    • سيادته
        
    • قداسته
        
    • سيادتها
        
    • لجلالة
        
    • جلالة
        
    • سعادته
        
    • نيافتك
        
    • سيادتهِ
        
    Lord hazretlerinin etkinlik döneminden hoşlanmadığını sanmayın! Open Subtitles لا تُصغي عندما يتظاهر سيادته بعدم الإستمتاع بالموسم
    Peder Piskopos hazretlerinin meşgul olacağını bildiğimizden ona bu mektubu getirdik. Open Subtitles ، أبتاه كما ظننا أن سيادته سيكون مشغولا قد أحضرنا هذه الرسالة
    Papa hazretlerinin bu tip meseleleri görmezden gelip halka karışma lüksüne binaen bunları kendisinin yerine bizler düşünmek durumundayız. Open Subtitles قداسته لديه ترف بتجاهل مثل هذه الأمور بكونه واحد من الشعب ولهذا يجب علينا أن ننظر فيها نيابة عنه
    Hayır leydim. Ayrıca Leydi hazretlerinin züppelik ettiğini de hiç düşünmüyorum. Open Subtitles كلّا يا سيدتي، وبصراحة، لا أعتقد أنّ سيادتها كانت تتصرف لأسباب متعجرفة
    Danışma meclisinde, Kral hazretlerinin sadık ve esaslı bir üyesi olacağıma yemin ederim. Open Subtitles أقسم أن أكون مستشاراص صادقاً وأميناً لجلالة الملك، كعضو في مجلس جلالته الخاص.
    İran'ın huzurlu tabiati ve Şah hazretlerinin kutsal birliği uğursuzluk yüzünden bozuldu. Open Subtitles الطبيعة السلمية لبلاد فارس والإتحاد المقدّس الموجود بين جلالة الملك والشاه على حد سواء كانوا مستائين من الشر الذي حصل
    Lord hazretlerinin huzurunda nutkun tutulursa seni temin ederim, tavırları ve nezaketi görevini en üst düzeyde yerine getirmene yardımcı olacaktır. Open Subtitles إذا وجدت نفسك معقود اللسان في حضور سعادته لا تخف, لأن كرمه وأخلاقه... سيسهلان عليك المهمه لتؤدي عملك على أكمل وجه.
    hazretlerinin hatalı olduğunu düşündüm. Open Subtitles لأنى اعتقدت أن نيافتك على خطأ
    Lord hazretlerinin kararlı olduğunu duydum ama bununla ilgili zorluk yaşamıyorum. Open Subtitles حسناً .. أتفهم بأن سيادته يعرف تفكيره الخاص ولكن ليس لدي صعوبة في ذلك
    Lord hazretlerinin ülseri var. Bizim yok. Open Subtitles لكن يعاني سيادته قرحة قد إنفجرت لكننا لسنا كذلك
    - Hayır, lord hazretlerinin iznini kastediyorum. Open Subtitles لا، عنيت من سيادته - لست بحاجة إلى ذلك -
    Lord hazretlerinin aleyhinde konuşmak istememiştim. Open Subtitles أنا لا أقصد أن أتكلم ضد سيادته
    Bildiğin gibi, Leydi Flintshire Lord hazretlerinin kuzeni. Open Subtitles كما تعلم، الليدي "فلينتشير" هي إبنة عم سيادته
    Lord hazretlerinin önüne geçmekten hoşlanmıyorum. Open Subtitles لست مرتاح أن أوضع في مكان فوق، سيادته
    O zaman tek yapmamız gereken, Papa hazretlerinin huzuruna çıkıp bunu sormak. Open Subtitles إذن من الواضح أن كل ما علينا عمله هو اللجوء إلى قداسته واستطلاع رأيه
    Papa hazretlerinin kararını etkileyebileceğimizi sanıyorum. Open Subtitles أعتقد أننا قد نستطيع التأثير على قرار قداسته
    Papa hazretlerinin Roma'ya geri dönmesi için. Open Subtitles لكي نساعد قداسته البابا في الرجوع إلى روما
    Zaten Barry onunla ilişki kurar kurmaz... daha da yakınlaşmak için sayısız fırsat yaratmış... ve Leydi hazretlerinin gözünün önünden pek ayrılmamıştı. Open Subtitles وحالما دخل "باري" برفقتها وجد مناسبات عديدة لتحسين علاقاتة غير المشروعة وكان بالكاد خاج بصر سيادتها
    Tören, Leydi hazretlerinin papazı Peder Runt tarafından gerçekleştirildi. Open Subtitles المراسم أُديت من قبل القس "رنت"، واعظ سيادتها
    "Danışma meclisinde, Kral hazretlerinin sadık ve esaslı bir üyesi olacağıma yemin ederim." Open Subtitles "أقسم أن أكون مستشاراً صادقاً وأميناً..." "لجلالة الملك، كعضو في مجلس جلالته الخاص."
    Kral hazretlerinin emriyle Savunma Nazırlığı ve beş kışla tek çatı altında birleşecek. Open Subtitles أطلب منك أن توحيد نظام القيادة إلى واحد بين جلالة الملك والجيوش.
    Ve sonra, Lord hazretlerinin uşağı yoktu ve-- Ve sizin işiniz başınızdan aşkındı! Open Subtitles ومن ثم سعادته بلا خادم خاص و تراكم المهام كلها عليك
    hazretlerinin suçlamasını reddediyorum. Open Subtitles أستنكر إتهام نيافتك
    Beni uyarmayı bırak da, Lord hazretlerinin pijamalarını çıkar. Open Subtitles توقف عن تحذيري و إذهب لوضع بيجاما سيادتهِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more