"headley" - Translation from Turkish to Arabic

    • هيدلي
        
    • هيدلى
        
    Gidip Bay Headley'ye saygılarımı sunmak istiyorum. Open Subtitles أعذرْني، روز، أعتقد أنا سَأَذْهبُ فقط عبّرْ عن إحترامِي إلى السّيدِ هيدلي.
    Jackson Headley'nin bana lisedeyken verdiği imza. Open Subtitles هذا التوقيعُ جاكسن هيدلي أعطتْني في المدرسة العليا الصغرى.
    Ne kadar şanslısınız. Roz, Bay Headley'yi Portland Playhouse'a götürür müsün? - Ama... Open Subtitles روز، رجاءً رافقْ السّيدَ هيدلي إلى مسرحِ بورتلند بأسرع مايمكن.
    - Lütfen buyrun Bay Headley. Open Subtitles رجاءً، تُجيءُ فيه، السّيد هيدلي.
    Bugüne dek yaşadığımız en kötü olay 402'deki Benjamin Headley'nin karısının temizlikçiyle yattığını öğrenip adamı kasığından vurmasıydı. Open Subtitles الان، اسوء حادثة حدثت اطلاقا عندما (بينجامين هيدلى) فى 402 اكتشف ان زوجته تنام مع عامل النظافة
    Jackson şehrin öbür ucundaki tiyatroda sahneye çıkacak. Ama kapıdaki afişte "Jackson Headley ile bir gece" diye yazıyor. Open Subtitles لكن الإشارةَ خارج تَقُولُ "مساء مَع جاكسن هيدلي."
    Edindiğimiz bilgilere göre, David Headley dün Chicago hapishanesinde öldü. Open Subtitles "وفقاً لمصادرنا فإنّ (ديفيد هيدلي) توفي البارحة في سجن (شيكاغو)"
    Bu Jackson Headley. - Kim? Open Subtitles ذلك جاكسن هيدلي.
    Bay Headley'in burada ne işi var? İmza veriyor. Open Subtitles Um، الذي عَمَل جاكسن هيدلي هنا؟
    Sağ olun Bay Headley. Open Subtitles شكراً لكم، السّيد هيدلي.
    - Peki gidelim Bay Headley. Open Subtitles - حَسَناً، دعنا نَذْهبُ، السّيد هيدلي.
    Seni Headley, Martin ile tanıştırmak isterim. Open Subtitles اودك أن تقابل , هيدلي , مارتن
    Ama 2006 yılında adını David Coleman Headley olarak değiştirdi. Open Subtitles "لكن في العام 2006 قام بتغيير اسمه إلى (ديفيد كولمان هيدلي)"
    Headley, Hindistan'daki hedefleri araştırdı. Koordinatları buldu ve irtibata geçti. Open Subtitles "بحث (هيدلي) عن الأهداف في (الهند) جمع إحداثيات المواقع بالأقمار الصناعية وأجرى اتصالاته"
    2009'da Headley Chicago havaalanında yakalandı. Ama Amerika onu Hindistan'a iade etmeyi reddetti. Open Subtitles "في عام 2009 تمّ اعتقال (هيدلي) في مطار (شيكاغو)، لكن (أمريكا) رفضت تسليمه لـ(الهند)
    "Jackson Headley". Çok hoş. Open Subtitles جاكسن هيدلي." Gosh.
    Bu Jackson Headley'nin babası. Open Subtitles - هذا جاكسن، أبّ هيدلي.
    David Coleman Headley. Open Subtitles "ديفيد كولمان هيدلي))"
    Headley öldü! Open Subtitles (هيدلي) مات!
    Headley ailesi, aynı suçlardan kiliseye dava açmıştı. Open Subtitles عائلة (هيدلى) التى كانت تُقاضى الكنيسة لكثير مِن مِثل هذه المُخالفات.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more