Sanki her bir kelimeyi yaşıyor sonra da çılgın notalara dönüştürüyorsun... | Open Subtitles | فهو كأنك تعيش كل كلمة فيه ثم تعزف نغمة موسيقية مجنونة |
Yazdığın her bir kelimeyi okudum ve ne kadar tahrik olduğumu anlatamam. | Open Subtitles | لقد قرأت كل كلمة كتبتها ولا استطيع ان اخبرك كيف هي اثرتني فقط تحدث كما تكتب |
Kızım Rebecca her bir kelimeyi okuyana kadar hiç durmadı ve iyi ki de yaptı. | Open Subtitles | تعرفين كيف ابنتي لا تتوقف " ريبيكا " حتى أقرأ لها كل كلمة ويسرني أنني فعلت |
Anlatılan her bir kelimeyi kafasında canlandırdı. | Open Subtitles | كما لو أن كل كلمة نُقشت في رأسه |
Evet, hanımefendi söylediğiniz her bir kelimeyi duydum! | Open Subtitles | أجل, يا سيدتي, سمعت كل كلمة قلتيها |
- Çünkü her bir kelimeyi tek tek seçerim. | Open Subtitles | - جتا أنني اختيار كل كلمة على حدة. |
Söylediğin her kelimeyi dinlemiş. her bir kelimeyi. | Open Subtitles | إستمعت لكل كلمة قلتها كل كلمة |
her bir kelimeyi, her bir söz öbeğini. | Open Subtitles | كل كلمة وكل عبارة |
her bir kelimeyi yazıya döktü. | Open Subtitles | لقد كتب كل كلمة. |
Cape Gloucester'daki yağmur her bir kelimeyi sildi. | Open Subtitles | المطر في (كيب غلوستر) محى كل كلمة |
- Evet, her bir kelimeyi. | Open Subtitles | -أجل، كل كلمة |