MASUMİYET BU DÜNYAYA AİT DEĞİLDİR AMA Her on YILDA BİR | Open Subtitles | النقاء ليس نابع من هذا العالم ولكن كل عشر سنوات يسطع نوره ويضيء |
Her on yılda bir değiştirir. | Open Subtitles | , كل عشر سنوات أو نحوها . تحضر واحداً جديداً |
Gezegenlerin uydularıyla Her on yılda bir hizalanması gibi mi? | Open Subtitles | مثل لو كنا... . مدارات كواكب تتقاطع كل عشر سنين |
Her on yılda bir kere haricinde karaya ayak basamaz. | Open Subtitles | لا يستطيع الخطوة على الأرض لكن مرة كل عشرة سنوات |
- Hoşça kal. Derler ki, keş olarak geçirdiğin Her on yılın... ... yedisini, beklemekle harcarmışsın. | Open Subtitles | حسناً , أراك حينها يُقال باأن كل عشرة أعوام تكون بها مدمناً |
Münzeviler Birliği. Her on yılda bir buluşup birbirimize mağaralardan bahsederiz. | Open Subtitles | اتحاد المنعزلين، نلتقي كل عشرة أعوام لنتبادل الحكايات عن الكهوف |
Bu gün, Her on yıl, yeni bir hayatı belirler. | Open Subtitles | ، هذا اليوم مِن كل عقد يمثلُ بداية حياةٍ جديدة |
Bu annen galiba. İki saat boyunca Her on dakikada bir. | Open Subtitles | بالتأكيد هي المتصله كل عشر دقائق لمدة ساعتين |
Yaklaşık Her on saniyede bir bazı hasta, sapık, bozuk düşünceler erkeklerin aklından geçer. | Open Subtitles | تقريباً كل عشر ثواني بعض المرض الانحراف ، الفساد الاخلاقي يذهب الى تفكير الرجل |
Yani, istediğim, nefes darlığı çekip, Her on dakikada yarım litre kan kaybetmesi değil. | Open Subtitles | ليس أن يتلهف لشم الهواء و خسارة بينت الدم كل عشر دقائق |
Otomobilin kliması bozuk olduğundan, Her on binada bir durup, makyajı bozulmasın diye yüzünü serinletmek zorundayız. | Open Subtitles | ومكيف السيارة معطل لذا علينا أن نتوقف كل عشر تقاطعات لتبريد وجهها للمحافظه على المكياج |
Hayatının geri kalanında Her on yılda bir seni hamile bırakacağım. | Open Subtitles | أنا سأجعلك حامل كل عشر سنوات لآخرِ حياتنا. |
Her on dakika da bir çıkıp, anneme yaşadığımı haber veremem. | Open Subtitles | لا يمكنني الخروج كل عشر دقائق فقط لأبلغ أمي أني على قيد الحياة |
Her on dakikada bir kronometrenin çaldığını duyduğunda dokuyu ıslatman gerek. | Open Subtitles | ،لذا بعد كل عشر دقائق عندما تسمعين ذلك المنبه يرن .يجب عليكِ تبليل تلك الأنسجة |
Her on dakikada bir onlara bunu söylemelisin. | Open Subtitles | اللعنة ، عليك ان تخبرهن ذلك كل عشرة دقائق |
Gezegendeki Her on türden dokuz tanesinin soyu tükendi. | Open Subtitles | انقرضت تسعة من بين كل عشرة من جميع الأنواع على كوكب الأرض. |
Her on günde bir, aynı miktarda alacak. | Open Subtitles | سوف يجري عملية الجمع كل عشرة أيام |
Her on ayda bir hiç aksatmadan. | Open Subtitles | كل عشرة أشهر , منظمة في الجدول |
Her on dakikada bir güncel bilgi istiyorum. | Open Subtitles | واريد تحديثات دورية كل عشرة دقائق |
Her on kişiden biri kurşun yarasından ölüyor. | Open Subtitles | واحد من كل عشرة يموت من جرح رصاصة |
En azından Her on yılda bir imaj yenilemek lazım. | Open Subtitles | حسناً, البعض منا يحب تحديث مظهره كل عقد, وإلا لا؟ |