"herkes şunu" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجميع
        
    herkes şunu bilsin açılış bahisleri ilk raunddan önce olacak. Open Subtitles أخبر الجميع فحسب الرهانات الأولية يمكن وضعها قبل الجولة الأولى
    herkes şunu bilir ki, bir çocuğun öğrenmesindeki en kritik zamanlar erken çağlardır. TED الشيء الوحيد الذي يتفق عليه الجميع أن أفضل وقت لبداية تعلم الطفل هو التعليم الباكر.
    Bu ilginç çünkü herkes şunu bilir ki sıfır senesi olmadığından milenyum 2001'e kadar başlayamaz bu da senin partinin bir sene geç olması demektir ve bu da ufak bir aksaklık sayılır. Open Subtitles هذا مشوق لأنه وكما يعلم الجميع بما أنه لا يوجد عام صفري فإن الألفية لا تبدأ قبل العام 2001.
    herkes şunu iyi bilsin ki, itaat etmeyenler ağır cezalara çarptırılacak. Open Subtitles ليعلم الجميع أن أي فوضي سيتم التعامل معها
    Sanırım demek istediğim, eğer aynı amaç için beraber, herkes kendi tarzında çalışırsa, o zaman herkes şunu hissedebilir-- Open Subtitles حسناً، أعتقدُ أن ما أعنيه هو إذا أستطعنا جميعاً أن نعملَ سويةُ نحو نفس الأهداف كُلُ منا بطريقتهُ الخاصة ثم الجميع
    Bana yeşil yeşil şeyler borçlusun. Buradaki herkes şunu düşünüyor-- Open Subtitles أعتقد أنك تدين لى بالمال دعينى أقول ما يفكر فيه الجميع
    Bizim burada keyfimiz yerinde, ama bunları duyan herkes şunu söyleyecek; "Aman Tanrım, kadın tersine ırkçı" TED نحن لطفاء في هذه القاعة، ولكن عندما نخرج، سيقول الجميع: "يا إلهي، إنها عنصرية عكسية."
    Jehane Noujaim: Bence herkes şunu hissetmiştir, bir sinemada oturmuş, yabancılarla bir karanlık odada, etkileyici bir filmi seyretmiş, o dönüşüm hissini duyumsamıştır. TED جيهان نُجيم: أعتقد أن لدى الجميع ذلك الشعور بالجلوس في المسرح، في غرفة مظلمة مع آخرين غرباء، يشاهدون فيلما قوياً جداً، وشعروا بذلك الشعور للتحوّل.
    Kızlar masaya dans etmeye gelir ve herkes şunu duyar: Open Subtitles تأتي فتاة للرقص أمامك ثم الجميع يسمع:
    Dünya süratle dönüyor ve herkes şunu soruyor: Open Subtitles ? فيالغزلسريعالعالم الجميع يسأل ? ?
    Öncelikle herkes şunu bilsin: Open Subtitles أريد من الجميع أن يعلموا شيئاً
    Bir şey daha var, biliyorsunuz, sonraki oturumda birisinden şunu duyuyor olacaksınız Bir süre önce çok hızlı bir şekilde insan genomlarını sıralayabileceğini söylemişti, Ve herkes şunu dedi, “ooo bu gerçekten imkansız.” TED أوّلاً، تعلمون أنّكم ستستمعون من شخص ما في المحاضرة التّالية الّذي قال في الماضي أنّه يستطيع أن يجد التسلسل الجيني للإنسان وقال الجميع "أن هذا هراء"
    Bu yüzden, herkes şunu söyleyebilmeli; "Bu benim başıma geldi, ve benimle alakalıydı. fakat ben buna katlanabilirim, bununla başa çıkabilirim. ve ondan birşeyler öğrenebilirim. TED ومن حق الجميع ان يكون قادراً على ان يقول " لقد حدث معي هذا .. وهذا قد أثر علي ولكني قادرٌ على التكيف .. والتأقلم .. والعيش مع ما حدث معي والتعلم منه
    - herkes şunu kessin! Open Subtitles فيتوقف الجميع عن هذا
    herkes şunu biliyor ki koca aptal hileci sürüsünden başka bir şey değilsiniz! Open Subtitles و الجميع يعرف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more