Ve evrim, çok etkileyicidir. Ve o, kesinlikle Hiçbir şey değil. Bu mu? | Open Subtitles | والتطوّر مثير للإعجاب للغاية وهذا بالتأكيد ليس لا شيء |
Hiçbir şey değil, bu sadece ilaç. | Open Subtitles | هو ليس لا شيء هو الدواء |
Hiçbir şey. Tamam Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | لا شيء حسنا, إنه ليس لا شيء |
Almak istediğiniz kredinin yanında, Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | بالمقارنة بالمبلغ الذي تريدون اقتراضه، فهذا لا يساوي شيئا |
Sahip olabileceklerimizin yanında bu Hiçbir şey değil. Anladın mı salak herif? | Open Subtitles | هذا لا يعد شيئاً مقارنة بما نستطيع جنيه بحق أيها المغفل، هل تفهمني؟ |
Ama kadınların yeteneklerine kıyasla onlarınki Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | ذلك لا شيء بجانب الذي يمكن أن تفعلة إمرأة لأخرى. |
Hiçbir şey. Demek istediğim, açıkçası, Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | أقصد طبعاً ليس لا شيء. |
Demek istediğim,açıkçası,Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | أقصد طبعاً ليس لا شيء. |
Bu Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | هذا ليس " لا شيء"، |
Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | ليس لا شيء, فأنت... |
Hank biliyor. Bu Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | (هانك) يعرف ذلك ليس لا شيء |
- Hiçbir şey değil bu. | Open Subtitles | -هذا ليس لا شيء . |
Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | ليس لا شيء |
Onun gibi bir adam için bu Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | هذا المبلغ لا يساوي شيئا بالنسبة لهم. |
Bu dosyadakilerle karşılaştıracak olursak... bu daha Hiçbir şey değil, Vadim. | Open Subtitles | ولكن ذلك لا شيء يا (فاديم) مقارنة بما في داخل هذا الملف. |
Bu Hiçbir şey değil. | Open Subtitles | ذلك لا شيء. |