Ölümle burun buruna geldiğinde hiçbir şeyin önemi kalmaz diye düşünürdüm. | Open Subtitles | إعتقدت دائما متى أنت كنت واجه بالموت، لا شيء يهم. |
Bana, senin için ölürüm de başka hiçbir şeyin önemi yokmuş, ben olmazsam dünyan dururmuş gibi. | Open Subtitles | أخبرني وكأنّك ستموت من أجلي، وكأن لا شيء يهم غيري، وكأن عالمك توقّف عن الدوران بسببي. |
Kanepede oturup salam yiyerek haberlere "hiçbir şeyin önemi yok." diye bağırıyor. | Open Subtitles | لا يقوم إلا بالجلوس على الأريكة وأكل المقرمشات الباردة ويصرخ على الأخبار بأنه لا شيء يهم |
Bir an için kendimi bir çocuktan hoşlanan bir kız gibi hissettim... - ...ve başka hiçbir şeyin önemi yoktu. | Open Subtitles | شعرتُ للحظة وكأنّي فتاة مُعجبة بفتى، ولا يهم شيء فيما خلا ذلك |
Oğlumu kaybettiğimde... Artık hiçbir şeyin önemi kalmamıştı. | Open Subtitles | ...عندما فقدت ابني لم يعد يهمّني شيء |
Elbette. Ama çıksaydın bile bir şey fark etmezdi. Çünkü hiçbir şeyin önemi yok. | Open Subtitles | لا تواعدها، وحتّى لو واعدتَها، فلن يهمُّ، لأنّه لا شيء يهمُّ. |
Seni anlayan biriyle tanıştığında ne kadar garip olsa da hiçbir şeyin önemi kalmıyor değil mi? | Open Subtitles | أعتقد عندما تلتقي بشخص كهذا يؤثر بك يستميلك لا شيء آخر يهم بعدها |
Szorlok o son parçayı alırsa, hiçbir şeyin önemi olacaktır. | Open Subtitles | إذا زورلوك يحصل على آخر قطعة، لا شيء يهم. |
Martin, çok tatlısın... ama artık hiçbir şeyin önemi yok. | Open Subtitles | مارتن، ذلك حلو منك... لكن لا شيء يهم أكثر. |
Senin için, hiçbir şeyin önemi yok. | Open Subtitles | بالنسبة لك، لا شيء يهم بعد الآن |
Onları San Gregorio'da gömdükten sonra hiçbir şeyin önemi kalmamıştı. | Open Subtitles | ... لا شيء يهم "بعدما قمت بدفنهم في "سان جريجوريو |
Başka hiçbir şeyin önemi yoksa, neden şampiyonluk yüzüğü Kingman'a nasip olmuyor? | Open Subtitles | إن كان فعلاً لا شيء يهم فلماذا تراوغ هذه البطولة (كينجمان) ؟ |
Ne derseniz deyin, hepsi şu sonuca çıkıyor "hiçbir şeyin önemi yok." | Open Subtitles | لا يهم ما تقوله , كل شيء سينتهي إلى الحقيقة المُرّة ـ "لا شيء يهم حقّاً " ـ |
Arkadaşlarını öldürürler çünkü onlar için hiçbir şeyin önemi yoktur, değil mi? | Open Subtitles | لأنه لا شيء يهم بالنسبة لهم، صحيح؟ |
Senin iyileşmen dışında hiçbir şeyin önemi yok. | Open Subtitles | لا شيء يهم سوى تحسن صحتك |
Sonuç olarak artık hiçbir şeyin önemi yok. | Open Subtitles | في النهاية أصبح لا شيء يهم |
Bir an için kendimi bir çocuktan hoşlanan bir kız gibi hissettim... - ...ve başka hiçbir şeyin önemi yoktu. - Evet, evet. | Open Subtitles | شعرتُ للحظة وكأنّي فتاة مُعجبة بفتى، ولا يهم شيء فيما خلا ذلك. |
hiçbir şeyin önemi yoktu. Ne kasaba ne Julian ne de Caroline. | Open Subtitles | لم يهمّني شيء آخر، لا مدينتنا ولا (جوليان) ولا حتّى (كارولين). |
Çünkü onlar için artık hiçbir şeyin önemi yoktu. | Open Subtitles | لا شيء يهمُّ بعد الآن |
Kazanmak her şeydir ve başka hiçbir şeyin önemi yoktur. | Open Subtitles | الفوز هو كل شيء و لا شيء آخر يهم |