"his olduğunu" - Translation from Turkish to Arabic

    • هو الشعور
        
    • هو شعور
        
    • ما تشعر
        
    • بما يشعرك
        
    • شعور أن
        
    • يكون شعور
        
    • ماهية الشعور
        
    • ما الشعور
        
    • طعم ذلك
        
    Seçme şansın olmamasının nasıl bir his olduğunu bilirim diyorum. Open Subtitles أنني أعلم كيف هو الشعور بأن لا يكون لديك خيارات.
    Kızlarını kaybettin, insanlardan bir şeyler koparılmasının nasıl bir his olduğunu biliyorsun. Open Subtitles أنت فقدت بناتك ، تعرف كيف هو الشعور عندما يُنتزع شيئاً منك
    Hayır, şu anda senden istediğim tek şey her şeyini kaybetmenin nasıl bir his olduğunu öğrenmen. Open Subtitles لا، ما أريده الآن هو بالنسبة لك أنّ تعرف ما هو الشعور عندما تفقد كلّ شيء تملكه
    Neden gidip vurduğun herife kazanmanın nasıl bir his olduğunu sormuyorsun? Open Subtitles لِمَ لم تسائل الرجل الذي قتلته ما هو شعور الإنتصار؟
    Sadece içinde söylemek istediğin bir şey ile yaşamanın nasıl bir his olduğunu bilebilrsin. TED كنت فقط تعرف ما تشعر به لدى العيش داخل خزانة.
    Bunun nasıl bir his olduğunu biliyor musun? Open Subtitles اتعرف بما يشعرك ذلك؟
    Önemli olmadığından, akıllı olmadığından ya da değerin olmadığından korkmanın nasıl bir his olduğunu bilirim. Open Subtitles أعرف ما هو شعور أن تكون خائف أنك لست مهما أو ذكي أو تستحق شيء.
    Işıkların göğe yükselmesini izlemenin nasıl bir his olduğunu hayal ettim hep. Open Subtitles احلم بما هو الشعور عندما تسطع هذة الأنوار في السماء ؟
    Sizin de uçmanın nasıl bir his olduğunu bilmenizi istiyorum. Open Subtitles اريدكم ياشباب ان تحسوا كيف هو الشعور عندما تحلق
    Buraya gelirken, ilk düşündüğüm şeylerden biri buydu, sonrasında neler olacağını bilmeden, birşeye kalkışmanın nasıl bir his olduğunu anlayabilmek. Open Subtitles هذا واحد من الأسباب الذي قدمت الى هنا من أجلها لأرى .. كيف هو الشعور
    Bak, bu işi yapanların çoğu, ne oynamıştır, ne de nasıl bir his olduğunu anlar. Open Subtitles إنظر,ليس الكثير منا على هذا الجانب لعب أبداً أو فهم كيف هو الشعور
    O arabayı aldım çünkü onun gibi olmanın nasıl bir his olduğunu her şeyin mümkün olduğunu bilmenin nasıl bir his olduğunu öğrenmek istiyordum. Open Subtitles وقد اشتريت السيارة لأني أردت أن أعلم كيف هو الشعور ان أكون هي لأعلم أن أي شيء ممكناً
    Hayatımın vücüdumu terketmesinin nasıl bir his olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعرف ما هو الشعور بأنّ روحي تُغادر جسدي.
    Önem verdiğin birini kurtarmak istemenin nasıl bir his olduğunu bilirim. Open Subtitles أعلم كيف هو الشعور في أن تريد إنقاذ أحد مهمّ بالنسبة إليك
    Doymanın nasıl bir his olduğunu hatırlamıyorum. Open Subtitles لا أتذكر كيف هو الشعور حينما تكون مُمتلئً
    Emir almanın nasıl güçlü bir his olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعلم كيف هو شعور أخذ الآوامر التي تُشعُرُكِ بأنها قويةٌ جداً
    Yıllardır uğraşıyorlar. şimdi nasıl bir his olduğunu anladılar. Open Subtitles لقد حاولوا لسنوات والآن يعرفون ما هو شعور الفشل.
    Karınla beraber olmanın, Nasıl bir his olduğunu hatırlamanı istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تتذكر دائما ما تشعر به أن تكون مع زوجتك.
    Yakaladığın zaman bana haber ver, nasıl bir his olduğunu öğrenmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أعرف ما تشعر به عند ذلك
    Bunun nasıl bir his olduğunu biliyor musun? Open Subtitles هل تعرف بما يشعرك ذلك؟
    En iyi ikinci gardiyan denilmesinin nasıl bir his olduğunu biliyor musun? Open Subtitles هل تعلم ما هو شعور أن يُطلق عليك دائما ثاني أفضل الحراس ؟
    Bu yerden iki hafta boyunca uzak kalmanın nasıl bir his olduğunu hayal bile edemiyorum. Open Subtitles لا أستطيع تخيل كيف يكون شعور الإبتعاد . عن هذا المكان لأسبوعين
    Bunun nasıl bir his olduğunu biliyorsundur. Senin de geçmişinde tonlarca pislik var. Open Subtitles أحتاج لموازنة الكفة، لابد أنكَ تعرف ماهية الشعور بذلك.
    Sen, milyonlarca hayatın ağırlığını omuzlarında taşımanın nasıl bir his olduğunu biliyor musun? Open Subtitles خطيبي هل تدركين ما الشعور أن يكون وزن الملايين من الأرواح على عاتقك؟
    ! Artık nasıl bir his olduğunu biliyorsun! Open Subtitles و أخيراً صرتَ تعرف طعم ذلك الإحساس.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more