"hisseden" - Translation from Turkish to Arabic

    • يشعر
        
    • يشعرون
        
    • يحس
        
    • شعروا
        
    • أيشعر
        
    Gerçek ya da hayali onu hisseden kişi için acı zaten vardır. Open Subtitles .. سواء ألم حقيقي أم متخيل المريض ببساطة يشعر بالألم الذي يصيبه
    Ağrıyı hisseden hasta üzerinde yeni bir migren ilacı denemek yanlış olur. Open Subtitles من الخطأ تجربة دواء يمنع الصداع النصفي على شخص لا يشعر بالألم
    Sırtında hedef tahtası var gibi hisseden sadece ben miyim? Open Subtitles أمن شخص آخر يشعر بأن هناك علامة تصويب على ظهرة؟
    Matematiği içgüdüsel olarak hisseden insanlar istiyoruz. TED ونحن نحتاج الى الطلاب الذين يشعرون بالرياضيات بصورة فطرية ..
    Bu ölü bir beden değil. Burada gördüğümüz, gücü hisseden ve kafasını korumaya çalışan bir vücut. TED هذه ليست جثة. هذا جسم يمكنه في الأساس في هذه الحالة بالذات ، أن يحس بمصدر القوة ، ويحاول حماية نفسه
    - Geri döndüğünüzde kendini rahatsız hisseden birileri var mıydı? Open Subtitles هل قال أحدهم إنّه يشعر بشيء غريب عند عودتكم ؟
    Benden başka Titanic'teki koca deliği tuvalet kağıdıyla kapatıyormuş gibi hisseden var mı? Open Subtitles أي شخص آخر يشعر وكأنه نحاول سد ثغرة في تيتانيك مع ورق التواليت؟
    Bulaşıcı hastalığa kapıldığı halde kendini iyi hisseden, bir uçağa binmiş ya da bir markete gitmiş insanlardan virüsü kapabilirsiniz. TED يمكن أن يكون الفرد مصاباً بـفيروس معدٍ لكنه يشعر بحالة جيدة تمكنه من ركوب الطائرة أو الذهاب إلى السوق.
    Son bir söz; bu şehirde senin için böyle hisseden başka biri de olabilir. Seni seven biri yani. Open Subtitles و كلمة أخيرة فقط ، ربما كان هناك أحد فى هذه البلدة كان دائماً يشعر بك
    Hasta olduğu zaman, kendini daha iyi hisseden tek insan. Open Subtitles هو الشخص الوحيد الذى اعرفه الذى يشعر بأنه أفضل عندما يكون مريضا
    Kendini kızarmış yumurta gibi hisseden var mı? Open Subtitles هل هناك أي شخص يشعر وكأنه بيض مقلي؟ سوف أحصل على المزيد
    Benden başka aldatıldığını hisseden var mı? Open Subtitles والآن يوجد مُخّ هل يشعر أحد آخر أن هناك شيئ يحدث ؟
    Eğer yeterince cesur hisseden varsa, vursun beni. Open Subtitles إذا كان أحدكم يشعر بالشجاعة الكافية فليتقدم
    Bu herif tepemizdeyken, rahat hareket edemeyecekmişiz gibi hisseden bir tek ben miyim? Open Subtitles هل انا الوحيد هنا الذى يشعر اننا لن نستطيع التحرك ؟ مع ذلك الكئيب اعتقد اننا ينبغى علينا ان ننبذه
    Özürlü birini soymaktan dolayı kendini tuhaf hisseden tek ben miyim? Open Subtitles هل انا الوحيد الذى يشعر بالسعاده حول السرقه منـ... . ؟
    Kayla, kendini suçlu hisseden bir kardeş ve kanunen suçlu bir doktor tarafından kandırılıyor. Open Subtitles إن أخاها الذي يشعر بالذنب يدفعها لذلك هو و الطبيب المذنب شرعياً
    Sizin hissettiğinizin aynısını aynı zamanda hisseden insanlara. TED انهم يشعرون بالضبط بما تشعر أنت به وفي نفس الوقت الذي تشعر به أنت
    Şu an dışarıda bir yerlerde böyle hisseden milyonlarca insan var. TED يوجد الآن الملايين من الناس هناك مثلي يشعرون بتلك الطريقة.
    Belki de şu anda, ana vatanında kendini yabancı hisseden bizler daha da çoğalmışızdır, kim bilir. TED وربما هناك الكثير منا الآن، ممن يشعرون بالغربة في أوطانهم.
    Çünkü bana göre kendini mekanın bir parçası olarak hisseden bir beden ile sadece bir resmin önündeki bir beden olmak arasında büyük bir fark var. TED لأنني أعتقد أنها ستحدث فرقاً سواء كان لديك جسم يحس بكونه جزء من مكان بدلاً عن أن لديك جسم يقف فقط أمام صورة.
    Sistemin kendilerini ihmal ettigini... hisseden insanlar ofkelerini boyle disa vuruyorlar. Open Subtitles إنه مثل تعبير الغضب من الناس الذين شعروا بالإهمال واستدارو بالنظام
    Uzanamadığı yerlerinde dayanılmaz bir kaşıntı hisseden var mı? Open Subtitles أيشعر أحدكم بأن لديه حَكَّة فى منطقة لايستطيع الوصول إليها؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more